Yükleniyor...
Türk dilinin, Türk edebiyatının ve Türk fikir hayatının yetkin kalemi Ahmet Bican Ercilasun’un Yeniçağ gazetesinde çıkan ve Türk milliyetçiliği konusuna değinen yazılarını bir araya getirerek ortaya koyduğu eseri, Bilge Kültür Sanat’tan 2020 yılında yayımlandı. Eser toplamda iki yüz elli beş sayfadan oluşuyor.
Eserde geniş bir yelpazede sunulan Türkçülük fikri, Türk olma, ülkü ve Türk gerçekliği esas alınarak ifade edilmiştir. Bir insanda Türk milliyetçiliğinin bir düşünce sistemi hâlini almasının yolunun o insanın bilinç düzeyinde bunu özümsemesiyle mümkün olacağı özellikle vurgulanıyor.
Turan/Türk birliği düşüncesinin de önemli bir yer tuttuğu eserde, bu düşüncenin asla bir hayal olmadığı, Türk dünyası gerçekliği üzerinde kurulmuş gerçek bir ideal olduğu vurgusu da yapılmıştır.
Türkçülük tarihinin de geniş olarak ele alındığı bu eser, Nihal Atsız, Ziya Gökalp, Zeki Velidi Togan gibi önemli Türkçü isimlere ve Orkun Dergisi, Atsız Mecmua gibi Türkçü dergilere de değinmiştir.
Ercilasun, mesela Nihal Atsız hakkında şunları söyler: “Atsız’’ın önemli taraflarından biri romancılığıdır Bozkurtların Ölümü, Bozkurtlar Diriliyor ve Deli Kurt tarihi romancı1ığımızın ve çocuk edebiyatının en önemli eserlerindendir. Köktürk ve Osmanlı tarihlerini çok iyi bilen Atsız, ilk iki romanda Köktürkler çağını, üçüncüsünde Osmanlı fetret devrini çok iyi canlandırmıştır. …. Nihal Atsız’ın şiirleri de onun sanatkâr ve ülkücü ruhunun yansımalarıdır. Kahramanlık ve ülkü kavramları bu şiirlerde adeta vecizeleşmiştir. “Geri Gelen Mektup” gibi lirik şiirler ise derinn duygulanmaların ürünüdür. ….” (Türkçülük Yazıları, s. 16)
Ahmet Bican Ercilasun, zaten kendisinin de içinde bulunduğu Türkçülüğe dayalı düşünce dünyasını, ilgilenen ya da merak edenlerin yanında bilmediğinden korkan ve uzak duran kesimler için de oldukça aydınlatıcı bir kaynak şeklinde kaleme almıştır. Ona göre Türk milliyetçileri; ancak Türk’ün dilini, edebiyatını, tarihini, kültürünü ve bütün bunların yanında Türkçülük tarihini bilerek iyi birer milliyetçi olabilirler.
“Türkçülük nedir?” sorusuna eserinde verdiği yanıt şöyledir: “Türkçülük, Türk milletini yükseltme ülküsünün adıdır. Bu çok kısa tanımı açmak için Türk, millet, yükseltme ve ülkü kavramları üzerinde durmak gerekir. Türk, büyük bir çoğunlukla Türk soyundan gelen, Türk dilinin kollarından birini konuşan tarihin belirli dönemlerini Türk adıyla ve ortak olarak yaşayan tarihî veya bugünkü Türk vatanlarından birinde doğup büyüyen, özü Türk olan bir kültürü paylaşan insanların oluşturduğu sosyolojik topluluktur. Bu tanım içinde ortak olan beş unsur vardır: soy, dil, tarih, vatan, kültür. Bu ortak unsurların tamamı veya bir kısmı, hatta bazen sadece biri bir insanı Türk yapar. Önemli olan insanın kendisini, ortak unsurlar dolayısıyla Türk kabul etmesidir. Elbette ortak unsurlar arttıkça insanların kendini bir milletten kabul etme ihtimali artar; aksi durumda ihtimal azalır. Ancak sadece bir ortaklığa dayanarak kendini Türk kabul eden hiçbir kimseyi de biz Türklüğün dışında kabul etme hakkına sahip değiliz.” (Türkçülük Yazıları, s. 17)
“Millî olmak nedir?”, “Nasıl millî olunur?”, “Millî bilinç nasıl edinilir?” sorularına yanıt veren ve “Millî bilince dayalı bir Türk Dünyası düşüncesi kesinlikle gerçektir.” vurgusu yapan Ahmet Bican Ercilasun, okumaları ve deneyimleriyle bizlere aydınlık bir yol gösteriyor.
Ahmet Bican Ercilasun
1984 yılında “Dilde Birlik” adlı eseriyle Türkiye Millî Kültür Vakfı’nın “Fikir Dalı Armağanı”na lâyık görülen, Türk Cumhuriyetlerini, ata Türk yurtlarını araştırma, inceleme, belgeleme ve görüntüleme amacıyla defalarca dolaşan, İngilizce ve Türk lehçelerinin birçoğunu bilen, akademik çalışmalarını Türk dilinin, Türk edebiyatının, Türk dünyasının problemleri üzerinde yoğunlaştıran Prof. Dr. Ahmet Bican Ercilasun, aynı zamanda şiir, deneme, hikâye ve roman yazarı olup Millî Düşünce Merkezi yönetim kurulu üyesi, Millî Stratejiler Araştırma Kurulu üyesi, Türk Kültürünü Araştırma Enstitüsü, Türk Ocağı, Aydınlar Ocağı ve Azerbaycan Kültür Derneğinin üyesidir.
1 Yorum