Yükleniyor...
Yukarıda gördüğünüz başlık, Yağmur Tunalı’nın Yılmaz Öztuna hakkında yazdığı biyografinin adıdır. Şerafettin Yılmaz’ın başında bulunduğu Türk Kültürüne Hizmet Vakfı, Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Yamantürk Vakfı’ndan da destek alarak “Cumhuriyet’in 100. Yılına Armağan” başlığıyla önemli eserler yayımlamaktadır.
Bugüne dek iki dizide 40’a yakın kitap çıkmıştır. Dizilerden biri “Türk Halk Edebiyatı”, diğeri “Kültürümüzün Temelini Oluşturan Kişilerin Hayat Hikâyeleri” adını taşımaktadır. Son günlerde ikinci diziden üç kitap elime ulaştı: Vahit Türk’ün Hüseyinzade Ali Turan Bey, Ali Duymaz’ın Ziya Gökalp ve Yağmur Tunalı’nın Yılmaz Öztuna biyografileri.
Tunalı, “Sözbaşı”nda “Biyografi Zor İş” diye bir alt başlık atmış ve devam etmiş: “Bizde biyografi alanı gelişmemiştir. Zorlukları vardır…”
Her çalışma gibi biyografinin de zorlukları olduğu muhakkak. Ancak bütün zorluklarına rağmen son zamanlarda iyi biyografiler de yazıldığını ve bu alanda Beşir Ayvazoğlu’nun önemli eserler verdiğini söylemezsek haksızlık etmiş oluruz.
Tunalı da “zor iş” dediği biyografi çalışmasını başarmıştır. Hem de Yılmaz Öztuna gibi çok yönlü bir kültür adamımızın biyografi işini.
Yılmaz Öztuna Türk tarihini aydınlara ve gençlere sevdiren insandır. Onun tarihi sevdirme görevi Hayat Tarih Mecmuası ile başlar, 12 cilt tutan küçük boy Türkiye Tarihi dizisiyle devam eder. Benim neslim ve benden sonraki birkaç nesil işte bu küçük boy Türkiye Tarihi ile tarihimize bir bütün olarak bakmayı öğrendi. Yağmur Tunalı, İlber Ortaylı’dan şu alıntıyı yapmakla isabet etmiştir:
“… Yılmaz Öztuna vakayiname ve tarihleri kullanır, arşivde çalışmazdı. Fakat tarihçiliğimizin profesyonellerinde dahi çok az görülen bir meziyeti vardı. Karış karış gezdiği ve ezberlediği yeryüzü coğrafyasını ve tarihî coğrafyayı ustalıkla kullanırdı.” Öztuna’nın özellikle “rahat okunacak bir dil kullanması” önemlidir. Bu dil sayesinde o, geniş kitlelere ulaşabilmiştir.
Bence gençler Öztuna’nın 10 baskı yapmış olan Türk Tarihinden Yapraklar kitabını okuyarak tarihimizi öğrenmeye başlayabilirler. Bu kitaptaki Oruç Bey bahsini özellikle tavsiye ederim.
Öztuna’nın tarihçiliği kadar önemli bir yanı da müzikologluğudur. Yağmur Tunalı, belki de özel ilgisi dolayısıyla Öztuna’nın müzik dünyasına daha çok ağırlık vermiştir. Öztun’nın Türk Musikisi Ansiklopedisi adlı üç ciltlik devasa eseri bizim müziğimiz hakkında çok önemli bir başvuru kaynağıdır. Öztuna’nın Ercüment Berker, Nevzat Atlığ gibi klasik müziğimizin üstatlarıyla dostluğu malumdur. Türk Musikisi Devlet Konservatuarının kurulmasındaki hizmeti de unutulamaz.
Öztuna’nın müzikolog yanını dikkate alırsak diyebiliriz ki onun hakkındaki bir biyografiyi en iyi yazacaklardan biri Yağmur Tunalı’dır. Üstelik Tunalı, Öztuna ile uzun süreli televizyon programları da yapmıştır. Projeyi yürütenler Tunalı’yı seçmekle isabet etmişlerdir.
Yılmaz Öztuna benim çok sevdiğim Nihâl Atsız ve benim sevgili hocam Muharrem Ergin’le de yakın dost idi. Tanrı’nın esirgenliği hepsinin üzerine olsun.
Dizideki eserlerin kapakları çok güzel fakat içindeki yazılar niçin çok mat? Yayıncı vakıf bu kusuru gidermenin çarelerini aramalıdır.