Yükleniyor...
Bin dokuz yüz yirmi üç yılının Ekim ayının yirmi dokuzuncu günü, Anadolu bozkırının kalbinden yani Ankara’dan varlığımı dünyaya ilan etmiş o cumhuriyet var ya… İşte o benim cumhuriyetim.
450 yıldan beri Türk kimliğimi ruhumdan kazıyarak, zihnimden silerek elimden alanları ayağının altına alıp çiğneyen, Türk milletini bana geri veren o cumhuriyet var ya… İşte o benim cumhuriyetim.
O bana vurgun ben ona sevdalı Türkiyem’i emperyalist Atlantikçi haçlı ile onun yerli iş birlikçilerinin elinden alarak yeniden ve ebediyen benim kılan o cumhuriyet var ya… İşte o benim cumhuriyetim.
Yönetenlerinin cehaleti, gafleti ve ihaneti yüzünden emperyalist Atlantikçi haçlının esaretine düşürülmüş devletimi, yani elimden hileyle ve kalleşçe alınan devletimi yeniden hürriyetine kavuşturup Türk adıyla bana geri getiren, yani esarete düşürülmüş devletimi Türkiye Cumhuriyeti Devleti olarak bana geri veren o cumhuriyet var ya… İşte o benim cumhuriyetim.
“Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir!” diyerek, bana ilk defa kendi kendimi yönetme hakkını ve yetkisini veren, yani beni artık kulun kulu olmaktan kurtaran o cumhuriyet var ya… İşte o benim cumhuriyetim.
Yüzyıllar boyunca hasretini çektiğim inkılapların ışığını getirip önüme koyarak karanlık dünyamı aydınlatan, dar dünyamı genişleten… Yani beni aydınlık ve geniş bir dünyada yeniden var eden o cumhuriyet var ya… İşte o benim cumhuriyetim.
Yüzyıllar öncesinde çaldıkları aklımla birlikte elimden aldıkları hayatın en hakiki yol göstericisi olan o bilimi aklıma yeniden pusula eden o cumhuriyet var ya… İşte o benim cumhuriyetim.
Sosyolojik karakterim olan kadın ve erkek eşitliğini, Arap ve Fars kültürüne kurban ederek elimden alan o uğursuz zihniyete dur diyen… O uğursuz zihniyete dur demekle de kalmayıp kadın ve erkek eşitliğini kadim töreme uygun olarak bana yeniden hediye eden o cumhuriyet var ya… İşte o benim cumhuriyetim.
“Yüksel Türk, senin için yüksekliğin hududu yoktur.” diyen, yani çağdaş medeniyete ulaşmak sana yetmez onun daha da üstüne çıkman gerekir, o zaman kendini buna göre eğit, donat ve çalış diyen… Yani bana kadim misyonumu hatırlatıp, ufuk vizyonumu gösteren o cumhuriyet var ya… İşte o benim cumhuriyetim.
Yitiğim olan kutlu Tura’nı yeniden bulduracak ve kurduracak olan o kutlu şansı bana Türkiye Cumhuriyeti Devleti olarak yeniden veren, yani Anadolu’nun haçlı müstevlilerce ele geçirilmesiyle kapanan o kutlu Turan’ın kapısını bana yeniden aralayan o cumhuriyet var ya… İşte o benim cumhuriyetim.
Bana yani Türk evladına insan olduğunu hiç unutma, Türklüğün üstüne gül koklama, karanlık ve hain odakların yakasına yiğitçe yapış, her türlü emperyalizmin karşısına Kürşadca dikil, mazlumların ve masumların yani kimsesizlerin kimsesi ol diyen… Ve de bana tüm bunları yapabilmen için çatlarcasına çalışıp çağdaş medeniyet seviyesinin üzerine illa ki çık diyen o cumhuriyet var ya… İşte o benim cumhuriyetim.
Hülasa kurban olduğum Ay Yıldızlı Al Bayrağın hür ve koruyucu kanatlarının altına beni sonsuza kadar yeniden sokan, minarelerimin şahadet parmağınca hürce göğe yükselmesinin biricik teminatı olan… Yani bana hür olmanın huzurunu yeniden yaşatan… Yani istiklalimin ve istikbalimin tek garantisi olan o cumhuriyet var ya… İşte o benim cumhuriyetim.
İşte o benim cumhuriyetimin kurucusu olan, yani Türkiye Cumhuriyeti Devletimin kurucusu olan ve “Benim naçiz vücudum elbet bir gün toprak olacaktır, ancak Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır.” diyen o Göğ Gözlü Gazi Başbuğa, yani o Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e ve onun o yol yoldaşlarına sonsuz minnet ve rahmet olsun…
Cumhuriyete yani Türkiye Cumhuriyeti Devletine kurtuluşun ve kuruluşun ruhuna sadakatle bağlı kalarak hizmet etmiş ve ebedi dünyaya göçmüş olan tüm devlet adamlarımıza sonsuz minnet ve rahmet olsun…
En az beş bin yıldan beridir millet olarak sürdürdüğümüz kutlu varlığımıza fedayı can ederek, kanını dökerek can suyu olan, yani kutlu varlığımızın kutlu temel taşı olan şühedamız ile gazilerimize sonsuz minnet ve rahmet olsun…
Cumhuriyetimizin ilanının 101.yıldönümü, yani Türkiye Cumhuriyeti Devletinin doğuşunun 101.yıldönümü, yani en büyük bayramımızın 101.yıldönümü yüce milletimize kutlu mu kutlu olsun…
Ne Mutlu Türk’üm diyene.