Şam’piyon

Başbakanımızın güzel bi sözü var: Hafıza-i beşer nisyan ile maluldür. *E pat diye hafıza, beşer filan denince, ister istemez Hafız’ın oğlu Beşar geliyor insanın aklına.*Hatırlayın…İki sene önce.*Durup dururken, aniden… Suriye sınırındaki topraklarımız gündeme oturmuştu. İlla “burdaki mayınları temizliycez” diyetutturmuşlardı. “Hemen başlıycaz, 2014’te bitiricez” diyorlardı.*“Günler torbaya mı girdi birader, bu ne acele, yangından mal mı kaçırıyorsunuz? Niye2014 mesela? Farz edelim 2017’ye kadar temizlesek olmaz mı?” diye soranlara… “Ottawa Sözleşmesi’ne imza attık, 2014’e kadar mutlaka temizlememiz lazım” diyorlardı.*“Bu ne biçim Ottawa şekerim… Niye illa Suriye sınırını temizlemek gerekiyor da, mesela İran sınırını temizlemek gerekmiyor? Suriye sınırındakiler mayın da, İran sınırındakilerkarpuz mu?” diye kurcalayanlara. Pek sinirleniyor, kısaca “haysiyetsiz, faşist” diyorlardı.*Sonra?İhaleyi İsrail’e vermeye çalıştıkları ortaya çıktı. “Biz temizlesek olmaz mı?” diyenlere…“Paranın dini, milleti olmaz” diye akıl öğretip, “ırkçı” damgasını yapıştırıyorlardı.*Sonra?Sınırı temizleyenin, sınıra 44 seneliğine oturacağı ortaya çıktı. “Temizlesin, defolsun gitsin,toprağımızı niye veriyorsunuz, babanızın malı mı orası?” diye itiraz edenlere… “Biz hiç para ödemeyeceğiz, adam masraf yapacak, sonra organik tarım yapacak, win-win”diyorlardı.*“Evini temizlemeye gelen gündelikçi kadına, 44 seneliğine kullansın diye balkonunu veriyor musun kardeşim?” şeklindeki sorumuza ise… Çok düşünüyor ama, […]


Paylaşın:

Başbakanımızın güzel bi sözü var:

Hafıza-i beşer nisyan ile maluldür.

*
E pat diye hafıza, beşer filan 
denince, ister istemez Hafız’ın oğlu 
Beşar geliyor insanın aklına.
*
Hatırlayın…
İki sene önce.
*
Durup dururken, aniden… 
Suriye sınırındaki topraklarımız gündeme oturmuştu. İlla “burdaki mayınları temizliycez” diyetutturmuşlardı. “Hemen başlıycaz, 2014’te bitiricez” diyorlardı.
*
“Günler torbaya mı girdi birader, bu ne acele, yangından mal mı kaçırıyorsunuz? Niye2014 mesela? Farz edelim 2017’ye kadar temizlesek olmaz mı?” diye soranlara… “Ottawa Sözleşmesi’ne imza attık, 2014’e kadar mutlaka temizlememiz lazım” diyorlardı.
*
“Bu ne biçim Ottawa şekerim… Niye illa Suriye sınırını temizlemek gerekiyor da, mesela İran sınırını temizlemek gerekmiyor? Suriye sınırındakiler mayın da, İran sınırındakilerkarpuz mu?” diye kurcalayanlara. Pek sinirleniyor, kısaca “haysiyetsiz, faşist” diyorlardı.
*
Sonra?
İhaleyi İsrail’e vermeye çalıştıkları ortaya çıktı. “Biz temizlesek olmaz mı?” diyenlere…“Paranın dini, 
milleti olmaz” 
diye akıl öğretip, 
“ırkçı” damgasını yapıştırıyorlardı.
*
Sonra?
Sınırı temizleyenin, sınıra 44 seneliğine oturacağı ortaya çıktı. “Temizlesin, defolsun gitsin,toprağımızı niye veriyorsunuz, babanızın malı mı orası?” diye itiraz edenlere… “Biz 
hiç para ödemeyeceğiz, adam masraf yapacak, sonra organik tarım yapacak, win-win”
diyorlardı.
*
“Evini temizlemeye gelen gündelikçi kadına, 44 seneliğine kullansın diye balkonunu veriyor musun kardeşim?” şeklindeki 
sorumuza ise… Çok düşünüyor 
ama, verecek cevap bulamıyorlardı!
*
Sonra?
Mahkemelik falan oldu.
Beceremediler.
Hafıza-i beşer meselesi…
Unutuldu, gitti.
*
Peki ya, iki sene sonra?
*
Bizim yalakalar, Suriye’ye ne kadar da “hümanist” şekilde yaklaştığımızı, “insanlık dersi”verdiğimizi yazarken… İngiliz ve Alman basını bangır bangır şunu yazıyor: “Türkiye, ordusunuSuriye’ye sokacak, Kamışlı kentinin ötesine, Deir El Zor’a kadar ilerleyip, bu bölgelerdeyaşayan Kürt kökenli Suriyeliler için sınır boyunca tampon bölge oluşturacak.”
*
Buyrun burdan yakın.
*
Mayın temizliycez ayaklarıyla…
Tamponu bu tarafa döşeyemediler.
O tarafa döşetecekler.
*
Siz gene de canınızı sıkmayın…
Organik tarım yapmak içindir.
Yazar

Milli Düşünce Merkezi

Yorum Yap

Kayıt olmadan yorum yapabilirsiniz.




Benzer Yazılar