Yükleniyor...
Başlıkta da yazdığım gibi keşke uluslararası alanda ödül alanlar Türk milliyetçileri olsa da derin bir oh çekip sonuna kadar övünerek dünyaya karşı da arkamıza yaslanarak onurlansak. Her ödül ardından gerginlik getirir oldu, Haluk Bilginer’in de aldığı ödül sonrası olan bu oldu. “Acaba Türk karşıtı mı?” sorusu akla geldi. Haluk Bilginer’in Atatürk hakkında yaptığı açıklamalar gündeme geldi, Fetö bağlantılı olduğu iddia edildi. Bir yabancının Türk’e düşman olmasından ziyade bir Türk’ün Türk değerlerinin karşısında olması daha büyük bir sorundur daha büyük bir düşmandır Türk milliyetçileri için.
Ödülü alanın Türk olmasına ve konuşmasında “Ödülün Türkiye’ye gitmesine seviniyorum” demesine sevindik ama ödülü alanın Türk milliyetçisi olmamasına üzüldük. Atatürk karşıtı açıklamalarına ise üzülmekten ziyade sinirlendik. Ödül almanın bedeli bu mu? Türk’e karşı olmak mı, Türkün karşısında olanlarla bir arada olmak mı? Çevremden duyduğum “Neyse ki Aziz Sancar var”, uluslararası alanda ödül alıp da rahatladığımız tek isim. Umarım gelecekte ödül alan insanlar Türk milliyetçileri olur da sonunda rahat rahat uluslararası bilinirliğimizdeki kötü algıyı yıkmak için elimizde bir kaç koz olur.
http://www.milliyet.com.tr/cadde/varligim-neden-turk-varligina-armagan-olsun-1978196
http://www.hurriyet.com.tr/kelebek/keyif/biz-bu-ulkede-91-yildirbabamizi-olduremedik-26611503