Yükleniyor...
26 Haziran 2016
İyi bir Türkçü, Türk milliyetçiliğinin tarihini hiç olmazsa ana çizgileriyle bilir. “Türkçülüğün Esasları” kitabına Ziya Gökalp’ın “Türkçülüğün Tarihi” ile başlaması bu bakımdan anlamlıdır. Türkçülük tarihinde de dergilerin önemli bir yeri vardır.
Orkun, ilk sayısı 06 Ekim 1950’de, son sayısı 18 Ocak 1952’de, toplam 68 sayı çıkmış bulunan haftalık bir dergidir. Kapağın üstünde aylı bir bozkurt resmi, altında kırmızı iri harflerle O R K U N, onun altında da B Ü T Ü N T Ü R K L E R B İ R O R D U başlıkları bulunurdu. Kapağın sol altında “İÇİNDEKİLER”, onun sağında da sayı, tarih ve fiyat yazardı. Cuma günleri çıkan 16 sayfalık derginin fiyatı 25 kuruştu. 54. sayıdan itibaren kapak siyah beyaz resimli olarak çıkmaya başlamıştı.
Orkun’un başyazarının Atsız, sahibi ve neşriyat müdürünün İsmet Tümtürk olduğu 3. sayfanın başlık bölümünde belirtilmiştir. Aslında derginin asıl sahibi “Türkçüler Yardımlaşma Derneği” idi. Bu derneğin ana tüzüğü derginin ikinci sayısında yayımlanmış ve tüzükte kurucu olarak üç kişinin adı belirtilmişti: Hüseyin Nihâl Atsız, İsmet Rasin Tümtürk, Bekir Berk. Üçüncü sayıda dernek kurucuları ile onlara katılan diğer Türkçülerin aralarında para topladıkları ve Orkun dergisini çıkardıkları yazılmıştı.
Derginin başyazıları çoğu defa Atsız tarafından yazılmaktaydı. Atsız yazmadığı zaman başyazılar İsmet Tümtürk, Nejdet Sançar veya Sofuoğlu M. Zeki tarafından kaleme alınıyordu. Atsız’ın “Türkçülük, Dışarıdan Gelmemiş Olan Tek Düşünce, Türkçülük Değişmez Bir Fikirdir, Ülküler Taarruzîdir” gibi meşhur yazıları Orkun’da çıkmıştı. Daha sonra “Türk Tarihinde Meseleler” kitabında yer alacak olan Türk Destanı üzerine incelemeler yazısı da bu dergide tefrika edilmişti.
Orkun’da fikir yazıları çıkan diğer Türkçüler şunlardı: Dr. Şerif Korkut, Hocaoğlu Selâhaddin Ertürk, Lütfü Önsoy, Çivicioğlu Arif, Namık Zafer Alpsü, Nuri Tarhan, Cumalıoğlu M. Fehmi, Kırzıoğlu M. Fahreddin, İzzeddin Şadan, Yılanlıoğlu (İsmail Hakkı), Hikmet Tanyu. Dergide Alparslan Türkeş’in de Kazganoğlu imzasıyla beş yazısı çıkmıştı: Türkçülük ve Türk Birliği, Son Vatan Parçası, Taassup, Celâdet, Çankırı. Derginin hemen her sayısında Türkiye’nin bir şehir, kasaba veya köyünü tanıtan bir yazı bulunurdu. Çankırı’yı tanıtan uzunca inceleme, o sırada orada görevde bulunan Türkeş tarafından kaleme alınmıştı.
Dergide sık sık yazıları çıkan iki kişi daha vardı: Faik Gözübüyük ve Fethi H. Gözler. Bunlar daha çok Türkçülük ve edebiyat tarihimizin önemli isimleri üzerinde yazıyorlardı. Çiftçioğlu Nejdet Sançar’ın da “Hâmit’te Milliyetçilik ve Vatanseverlik” adlı incelemesi Orkun’da tefrika edilmişti. Dizdaroğlu Hikmet’in bir tefrikası “Edebî Komünizm” adını taşıyordu.
Dergide, özellikle ikinci sayfada şiirler de yer alırdı. Sonradan meşhur olan birçok şairin ilk şiirleri Orkun’da çıkmıştı. Derginin başlıca şairleri şunlardı: Niyazi Gençaydın, Elmas Yıldırım, Halil Soyuer, Ayhan inal, Hayali Hasan Yavaş, Turan Atasever, Ali Rıza Özer, Fazıl Bayraktar, Hayreddin Başeğmez, Mehmet Zeki Akdağ, Mustafa Kayabek, Fahri Ersavaş, Sepetçioğlu M. Necati, Püsküllüoğlu Turan Ali, Eyüboğlu İsmet Zeki, Refet Körüklü, Ali Fuat Azgur.
Niyazi Gençaydın, meşhur destan şairimiz Gencosmanoğlu idi. Sepetçioğlu da sonradan tarihî romanlarıyla meşhur olan yazarımız. Halil Soyuer daha sonra Hisar dergisinin güçlü şairlerinden biri olmuştu. Mustafa Kayabek, Refet Körüklü isimlerinin de Türkçülük tarihindeki yerini Türkçüler iyi bilirler. Püsküllüoğlu ile Eyüboğlu sonradan başka kanallarda arzıendam ederler. Yazarlardan Fehmi Cumalıoğlu ile Bekir Berk de öyle.
Orkun ile ilgili daha söylenecek çok şey var. Onları da belki başka bir yazıda kaleme alırım.