Sadi Somuncuoğlu vefat edeli bir yıl oldu

Millî Düşünce Derneği’nin kurucu ve şeref başkanı olan Sadi Somuncuoğlu, 1960’ların başından bugüne, Türk milliyetçiliğinin ve Türk siyaset tarihinin önemli isimlerinden biridir.

1950’lerin sonlarında henüz lise çağlarında iken Türk Ocaklarında başlayan milliyetçilik faaliyetleri ömrünün sonuna kadar kesintisiz olarak devam etmiştir. 1967 yılında Cumhuriyetçi Köylü Millet Partisi’nin (MHP’nin) gençlik kollarında başlayan siyasi faaliyeti de, 2000’lerden sonra siyasi bir partide devam etmemiş olsa da ömrünün sonuna kadar sürmüştür.

Somuncuoğlu’nun bir diğer faaliyet alanı yayıncılıktır. 1960’ların sonlarında Devlet ve Bâbıâli’de Sabah gazetelerini yayımladığı gibi gerek bu yayınlarda, gerek başka gazete ve dergilerde makaleler yazmayı da ömrünün sonuna kadar sürdürmüştür.

Siyasi çalışmalarında da, sivil toplum kuruluşu çalışmalarında da, yayın çalışmalarında da Somuncuoğlu’nun temel hareket noktası Türk milliyetçiliği olmuştur. Şu ifadeyi çok rahatlıkla kullanabiliriz: Sadi Somuncuoğlu Türklük için yaşadı ve ömrü boyunca Türklük için çalıştı.

Sadi Somuncuoğlu’nun en önemli yönlerinden biri, Ülkü Ocakları kuruculuğudur. Onun kurduğu ve ilk teşkilatlanmasında başat rol oynadığı Ülkü Ocakları, bugün milyonları bulan ülkücü camianın yetişmesinde ana kaynak olmuştur. Ülkü Ocaklarından yetişen ülkücü kadro Türk siyaset hayatında hâlâ en etkili topluluklardan biridir.

Siyaset hayatında milletvekili ve bakan olarak da pek çok hizmet yapan Somuncuoğlu, 2008 yılında Millî Düşünce Merkezi’ni kurarak ve çeşitli toplantılarla, duyuru ve bildirilerle merkezi, Türk milliyetçilerinin bir toplanma alanı hâline getirerek bitmek tükenmek bilmeyen enerjisini yine Türk milliyetçiliği için harcamaya devam etmiştir.

Fikir yazıları ve kitaplarıyla, derin siyasi tahlilleriyle, sakin ve soğukkanlı yapısından doğan sakin konuşmalarıyla, sürekli bir şeyler yapmak ve sonuç almak için düşünen, didinen, harekete geçen ve geçiren ısrar ve azmiyle kurucu genel başkanımız, şeref başkanımız Sadi Somuncuoğlu’nu özlüyoruz. Sadi Bey sadece aile fertlerini değil, derneğimizin mensuplarını da, Türk milliyetçilerini de kederlere boğup tam bir yıl önce aramızdan ayrılmıştır.

Ülkemizin yaşadığı şu büyük deprem felaketinin acıları içinde onun yokluğunu daha fazla hissediyoruz. Tanrı’nın rahmetinin üzerinde olduğunu biliyorsak da bir kez daha Tanrı’dan onun için rahmet diliyoruz.

MİLLÎ DÜŞÜNCE MERKEZİ