Türk Ortodoks Patrikhanesi’nden Fener Rum Kilisesine Lozan’a Uyun Çağrısı

Varlığını daima Türk milletinin millî menfaatlarına hizmet etmek ve korumaktan yana konumlandıran Türk Ortodoks Patrikhanesi, Fener Rum Kilisesi Başpapazı'nın bu küstah ve hukuk tanımaz tutumu karşısında bir açıklama yaptı.


Paylaşın:

Lozan Antlaşması’nın açık hükümlerine rağmen, İsviçre’de gerçekleştirilen Ukrayna Zirvesi’nde Fener Rum Kilisesi Başpapazı “Ekümenik” sıfatını kullanarak zirvede çeşitli ülke temsilcileriyle görüşmelerde bulunmuştur. Bu görüşmede Türk Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın da yer alması ve Başpapaz Bartholomeos’un Lozan Anlaşmasına aykırı şekilde suç işleyerek “Ekümenik” sıfatını kullanmasına tepki göstermediği de anlaşılmıştır.

Varlığını daima Türk milletinin millî menfaatlarına hizmet etmek ve korumaktan yana konumlandıran Türk Ortodoks Patrikhanesi, Fener Rum Kilisesi Başpapazı’nın bu küstah ve hukuk tanımaz tutumu karşısında bir açıklama yapmıştır. Açıklamanın tamamı:

Dışişleri Bakanlığı ve Fener Rum Kilisesi’nin 15-16 Haziran tarihlerinde İsviçre’de Bir Araya Gelmesi Hk. Basın Açıklaması

Türkiye Cumhuriyeti’nin tüm kuruluş ilkelerine ve Türklüğe açılan savaş ne yazık ki sınır tanımadan devam ederken Türk hukukunun ve ulusal vicdanımızın yok sayıldığı garabet kararlara imzalar atılmaktadır.

Anayasa ve Lozan’ın defaatle çiğnenmesi, Türkiye Cumhuriyeti’ni kurmuş olan Türk milletini derinden yaralamaktadır.

Cumhuriyetimizin kurulduğu günden beri hıyanet yuvası kimliğinden vazgeçmemiş olan Fener Rum Kilisesi’nin, diplomasimizin ve bürokrasimizin de destek vermesiyle, Türkiye Cumhuriyeti Anayasasına, kanunlarına ve kurumlarına karşı gelmesi katlanarak devam etmektedir.

Türkiye Cumhuriyeti’ni temsilen İsviçre’de bulunan Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın yanında, hiçbir tüzel kişiliği olmaksızın yalnızca Fatih Kaymakamlığı’na bağlı bir azınlık kilisesi olan Fener Rum Kilisesi Başpapazı Bartholomeos’un Ekümenik Patrik sıfatıyla gözlemci olması ve Barış Konferansı’nda kabul edilen karara imza atması hukukumuzca suç teşkil etmektedir.

Rusya ve Ukrayna arasında çıkan savaşın müsebbiplerinden Fener Rum Kilisesi, kurumlarımız eliyle suç işlemeye devam ederek Batı’nın Türkiye Cumhuriyeti üzerinde kurduğu planları hayata geçirmesine de olanak sağlamaktadır.

Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş ilkelerine ve devrimlerine açılmış bu topyekün savaş devam ederken bölünmez bütünlüğü, ulusal egemenliği, Atatürk ilke ve inkılaplarını koruması gereken kurumlarımız bu mücadelede bulundukları saf ile Türk ulusunun geleceğini büyük bir bilinmezliğe sürüklemektedir.

Yargıtay 4. Ceza Dairesi’nin 5603K sayılı ilamında Türkiye Cumhuriyeti Anayasasına, TCK’ya ve Lozan Görüşmeleri’ne yapılan atıflarla Fener Rum Kilisesi’nin işlediği suçlar belirtilmiş olup, Ekümenik sıfatını kullanamayacağına ve başka kurumlara müdahale edemeyeceğine hükmedilmiştir. Anayasının 10. maddesinde gösterilen eşitlik ilkesine aykırı davranan Fener Rum Kilisesi ve Başpapaz Bartholomeos, yurtiçinde veya yurtdışında bulunan hiçbir kuruma karışamaz ve üstünlük elde edemez.

Bütün bunlara rağmen, tüzel kişiliği ve hukuki tanınırlığı olmayan Fener Rum Kilisesi’nin, Türkiye Cumhuriyeti’ni temsil eden Dışişleri Bakanlığı yanında imza hakkına sahip olup dünyaya Ekümenik olarak tanıtılması aleni olarak işlenmiş bir suçtur.

İrdelenerek yapılan bu hataların bir an önce son bulması Türkiye Cumhuriyeti’nin bölünmez bütünlüğünün ve egemenliğinin daha geç olmadan korunması adına elzemdir.

Selçuk Erenerol
Bağımsız Türk Ortodoks Patrikhanesi Basın Sözcüsü

Bağımsız Türk Ortodoks Patrikhanesi Açıklaması

Yazar

MDM

Yorum Yap

Kayıt olmadan yorum yapabilirsiniz.




Benzer Yazılar