Yükleniyor...
Ermeni tehciri
24 Nisan tarihi bir takım çevrelerce (sözde) Ermeni soykırımının (sözde) yıldönümü olarak kabul ediliyor.
İngilizce yayınlanan haber kaynaklarından 24 Nisan gününün bulunduğu haftada bu konu ile ilgili öne çıkan yazıların bir kısmını aşağıda derledik.
İlk olarak Foreignpolicy sitesinde yayınlanan “İsrail’in (sözde) Ermeni soykırımını tanımaması kabul edilemez” başlıklı yazısından bahsetmek istiyoruz.
(https://foreignpolicy.com/2019/04/24/israels-refusal-to-recognize-the-armenian-genocide-is-shameful-and-immoral-netanyahu-turkey-azerbaijan-yad-vashem-tsitsernakaberd/, Israel’s Refusal to Recognize the Armenian Genocide Is Indefensible, 24/04/2019)
Yazıda İsrail’in (sözde) Ermeni soykırımı hakkındaki tutumu eleştirilmiş. II. Dünya savaşı sırasında Alman Nazilerinin Yahudilere uyguladığı soykırım ile Ermeni tehciri arasında benzerlik kurulmuş.
İsrail, bu hususta ikiyüzlü olmakla suçlanmış. İsrail’in Ermeni tehcirine dair tutumu Türkiye ve Azerbaycan ile karşılıklı ticari ve askerî menfaat ilişkisine bağlanmış.
*** *** ***
(https://www.nytimes.com/2019/04/23/books/review/benny-morris-dror-zeevei-thirty-year-genocide.html, Turkey’s Killing Fields, 23/04/2019)
The Newyorktimes gazetesinde konu ile ilgili bir kitap tanıtımı yer alıyor.
“Türkiye’nin ölüm tarlaları” (Turkey’s Killing Fields) başlıklı tanıtım yazısında İsrailli iki tarihçinin “Otuz Yıl Süren Soykırım” (The Thirty-Year Genocide) isimli kitabı hakkında bir değerlendirmeye yer verilmiş.
1894-1924 yılları arasında Osmanlı ve Türkiye Cumhuriyeti’nin Ermeni ve Yunan azınlıklara karşı politikaları, tehcir ve tedbirleri ele alınmış.
Tabii, değerlendirme yazısı ve kitapta bu vakalar katliam ve soykırım kavramları ile adlandırılmış. Kitabın ana tezi ise 30 yıllık bir müddet içinde değişen rejime rağmen Müslüman Türklerin hristiyan azınlıklara karşı bir soykırım uygulaması şeklinde olduğu aktarılmış.
Değerlendirme yazısını hazırlayan Bruce Clark yazısının sonunda Balkan savaşları esnasında Türklerin maruz kaldığı göçler ve katliamlara da dikkat çekiyor ve aynanın her iki yüzüne birden bakılması gerektiğini belirtmiş.
***** ***** *****
(https://amp.theguardian.com/commentisfree/2019/apr/23/anzacs-witnessed-the-armenian-genocide-that-shouldnt-be-forgotten-in-our-mythologising, Anzacs witnessed the Armenian genocide – that shouldn’t be forgotten in our mythologising, 23/04/2019)
Sıradaki yazı ise İngiliz The Guardian gazetesinde “Mitolojimizde unutulmaması gereken Ermeni soykırımına ANZAK’lar şahitlik etti” başlıklı makale.
Yazar James Robins, Yeni Zelanda, Avustralya ve Türkiye arasında Çanakkale Savaşı’ndan kaynaklanan özel bir münasebet olduğundan bahsetmiş.
Her üç milletin de doğuşlarını bu savaşa borçlu olduklarını ilave etmiş.
Yazının devamında Avustralyalı ve Yeni Zelandalı bir takım isimlerin tehcire maruz kalan Ermenilere yaptığı yardımlardan bahsetmiş.
Türk hükümetlerinin Ermeniler’e yönelik soykırım iddialarını mütemadiyen reddettiği belirterek bu durumu Almanya’nın Yahudilere uyguladığı soykırımı reddetmesi varsayımına benzetmiş.
Türkiye’nin yukarıda bahsedilen özel münasebeti umursamadığını Avustralya ve Yeni Zelanda hükümetlerinin de Ermenilere uygulanan (sözde) soykırıma sessiz kalarak hem bu özel ilişkiye zarar verdiklerini hem de kendi milli-mitolojik geçmişlerini zedelediklerini ifade etmiş.