Yükleniyor...
Moğolcada tsagaan – beyaz, sar – ay anlamındadır. Moğolların Beyaz Ay Bayramı, “Tsagaan Sar” adıyla kutlanır. Kış mevsiminin bitip baharın geldiğinin habercisi olarak ilkbaharın ilk gününü temsil eder. Aynı zamanda beyaz renk, Moğollar tarafından saflığı simgeleyen süt ile eşdeğer düşünüldüğü için önemli görülür.
Moğollar, özellikle belirli doğa olaylarını, bunların tekrar eden döngülerini ve değişim evrelerini gözlemlediler. Bu olayları tarım faaliyetlerine uygulayarak takvim hakkında belirli bir bilgi sahibi oldular. Tsagaan Sar da bu şekilde gelenek hâline geldi. Moğollar aynı zamanda sonbahar ve kış mevsimlerinin başlarında bir tarih belirlediler. Daha sonra bu tarihi ilkbahardaki yeni yıl kutlamalarını da içine alacak şekilde yeniden düzenlediler.
Moğol kaynaklarında Cengiz Han’ın, 1206 yılında Büyük Moğol İmparatorluğunu kurduktan sonra hayvanların yavruladığı, çiçeklerin açtığı, sütün ve yoğurdun bol olduğu dönemde Beyaz Ay Bayramının kutlanmasını buyurduğu belirtilir. Cengiz Han’ın halefi Ögedey zamanında, Moğol vilayetlerinden birçok yöneticinin ilkbahar başlarında hediyeler getirmesi ve bu hediyeleri hanın huzurunda sunması yeni yılı kutlama geleneğinin önceden beri var olduğunun kanıtı sayılmaktadır.
Bayram, ay takvimine göre kutlandığından, 2021 yılında 12 Şubat tarihi belirlenmiştir. Moğollar, bu bayram gününün hesaplanmasında 12 Hayvanlı Takvimi kullanmaları nedeniyle 2021 yılında Öküz/Sığır yılına girilmiştir. Öküz yılında; sakinliğin ve aklın ön plana çıkacağı belirtilmektedir. Bu dönem, Ay’ın evrelerini tamamlayıp yeniden belirgin hâle geldiğinin de habercisidir.
Beyaz Ay Bayramı, Moğolların en çok değer verdikleri bayramdır. İlk günden başlayarak üç gün boyunca kutlanır. Bayramın âdetleri Doğu ve Batı Moğollarına göre farklılık gösterir. Arife günü, yeni bir ay evresinin adına Bituun denilir. Bituun gününde, insanlar evin etrafını iyice temizler, çobanlar da yeni yılı iyi karşılamak için hayvanları ve ahırları temizler. Bituun gününde evin bir köşesinde bulunan ve Tanrıyı temsil eden köşeye üç parça buuz (geleneksel mantı yemeği) koyulup çevresinde mumlar yakılır. Tanrının bu günde her haneyi ziyaret ettiğine inanılır. Bayramın öncelikli amacı ise ataları, aileyi ve akrabaları ziyaret edip onları onurlandırmak, onlara saygı duyduklarını göstermektir.
Bazı aileler hazırlıklara bir hafta öncesinden, bazıları ise bir ay öncesinden başlar. Ailedeki kadınlar toplanarak yöresel yemekler hazırlar. Bunların arasında mantıya benzeyen büyük ve küçük buuz vardır. İçinde genellikle koyun eti bulunur. Neredeyse 2000-3000 arası buuz hazırlanan evler vardır. Bayram boyunca yenilir ve eve gelen misafirlere ikram edilir. Arife günü akşam saatlerinde hazırlıkların büyük kısmı tamamlanmaya çalışılır. Arife günü de gelen misafirler olur ve onlar eve gelirken hazırladıkları poşetlerde hediye yiyecek getirirler. Giderken de aynı şekilde onlara bir çanta yiyecek verilir. Gelen misafirler arasında çocuk varsa onlara hediyeler verilir. Televizyonda ise çoğunlukla Moğolların geleneksel güreşlerinin yayımlandığı kanallar izlenir.
Resim: ugluu.mn
Arife günü, bayram sabahı için kurulacak masa düzenlenir. Geleneksel olarak, tek sayılı olmak üzere ketelerin üst üste konulmasıyla boov adında yiyecek hazırlanır. Boov 3, 5, 7 ve en fazla 9 kat yapılır. Çevresinde boşluk kalmayacak şekilde peynirlerle (aaruul – Moğol kurutulmuş peyniri) kapatılır. İçerisine keş (aaruul), gurut gibi süt ürünleri koyulur. İçi mutlaka dolu olmalıdır. Çift sayı olması kötülük anlamına gelir. Tek sayılı katlar mutluluğu, çift sayılı katlar ise kederi, kötülüğü temsil ettiğinden kete (bazı yerlerde kurabiye, çörek de denilmektedir) dizimi mutlulukla başlayıp mutlulukla bitsin diye bu şekilde dizilir. Bu hazırlık Moğollara göre çok değerlidir.
Moğol geleneksel yemeklerinden buuz ve boov (eagle.mn)
Misafir geldiğinde Moğol erkeklerinin kullandıkları özel şişe (höörög, bu şişeler pahalı taşlardan yapılmaktadır) çıkartılır ve geleneksel selamlaşma yapılır. İçerisinde tütün tarzı toz bulunmaktadır. Bu şişeyi kesesinden çıkarırlar. İlk olarak şişenin sahibi, şişenin baş tarafını koklar. Sonra ev sahibine uzatır ve sağ eliyle almak kaydıyla, sol eli sağ dirseğinden tutarak değiş tokuş yaparlar. İkisi de tekrar burunlarına sürer. Eğer içinden alıp burnuna çekecekse, yere koymadan sağ eliyle kapağı açar, içindeki tozu sol eliyle alıp burnuna çeker. Bu geleneğin samimiyeti artırdığı söylenir. Sonra, şişenin kapağı aynı şekilde gevşek bırakılır, sol el sağ dirsekte olarak şişe sahibine geri verilir. Evdeki diğer misafirlere de yaşça büyükten başlanarak aynı şekilde şişe verilir, sonra yemek ikram edilir. Eğer değerli bir içecek varsa, bu içecek genellikle ayrag (kımız) olur, sırasıyla herkes aynı tastan içmeye başlar. İçildikçe yeniden doldurulur.
Pahalı taşlardan yapılmış höörög şişeleri
Bayram sabahı için yiyecek ve içecekler ile masa düzeni en iyi şekilde hazırlanır. Akşamdan, ger’in (Moğolların keçe evi) kapısının sağında kalan tarafına beyaz taş, temiz kar ve şeffaf buz konulur. Böylece, meleklerin ve pozitif enerjinin kapısının açıldığına inanılır. Ger’in kapısının solunda kalan tarafa ise dikenli bitki konulur. Bu şekilde de şeytanın kötülükleri engellenmiş olur. Arife günü aile fertleri başkasının evinde kalmaz ve evcil hayvanlar başıboş bırakılmaz.
Bayram sabahı erken saatlerde kalkılır. Herkes Moğolların geleneksel kıyafeti olan deel giyer. Hatta bebeklere bile giydirilir. Aile fotoğrafları çekilerek bayramın anıları tazelenir. Bayramlaşma merasiminde, aileler zolgolt denilen özel bir karşılama töreni ile yaşlılardan başlamak kaydıyla bayramlaşmaya başlarlar. Evin büyüğü oturur ve bayramlaşmak için bekler. Gelenler büyüğe doğru yönelirken büyük olan elinde bir örtü (hadag denilen mavi, kutsal kumaş) tutar. Büyüğün avuç içi göğe doğru açık olarak iki elini omuz hizasında kaldırır. Yaşı küçük olan onun kolunun alt tarafından dirseklerini tutar ve büyük küçüğü öper. Bu böyle devam eder ve oğullar babaya ve anneye küçük miktarlarda hediye (genelde para) verir. Ayrıca oğullara da giysiler ve çeşitli hediyeler verilir. Hediyeler hemen orada açılır ve bakılır. Ayrıca Moğollar birbirlerini “amar bayna uu? (huzur içinde mi yaşıyorsunuz?)” gibi özel selamlarla selamlarlar.
Bayram için hazırlanan masada ise yöresel yemekler, ortada büyük bir koyun bulunur. Koyunun sırt kısmı parçalanmadan olduğu gibi pişirilir, sofraya konulur. Evin büyüğü eti dilimler, sonra yenilir. Geleneksel sütlü çaylardan içilir. İyi dilekler dilenir. Serçe parmağı ve yüzük parmağı bardağın içine çok az batırılır ve etrafa saçılır. Bunun anlamı, kötü ruhların gitmesi veya kötü ruhlardan uzaklaşmadır. Daha sonra yemekler yenilir. Ziyaret edilecek yerlere gidilir.
Genel olarak, Beyaz Ay Bayramının Şamanist özellikler taşıdığını görmekteyiz.
Moğollar tarafından önemli görülen bu bayram, Koronavirüs hastalığı nedeniyle ilk defa ziyaretler yapılamadan kutlandı. Ancak Moğollar yine de evlerinde geleneksel kıyafetleriyle, yöresel yemeklerini hazırlayarak kendi aralarında kutlamalarını yaptılar. Televizyon kanallarında belirli ailelerin düzenlediği kutlamalar canlı olarak yayımlandı.