FETVAYA FESAT KATMAK

 Şubat 2015   Uyur idik uyardılar Diriye saydılar bizi Koyun olduk ses anladık Sürüye saydılar bizi   Sürülüp kasaba gittik Kanarayı mesken ettik Canı Hakk’a teslim ettik Ölüye saydılar bizi PİR SULTAN ABDAL *** “Bir sürü” fetva arasından bir “sürü” polemiği de Ereğli’den… Konya Milletvekili katıldığı ‘Sürü yönetimi‘ eğitim programında demiş ki  “Yöneticilik itiba­rıyla bir […]


 Şubat 2015

 

Uyur idik uyardılar

Diriye saydılar bizi

Koyun olduk ses anladık

Sürüye saydılar bizi

 

Sürülüp kasaba gittik

Kanarayı mesken ettik

Canı Hakk’a teslim ettik

Ölüye saydılar bizi

PİR SULTAN ABDAL

***

“Bir sürü” fetva arasından bir “sürü” polemiği de Ereğli’den…

Konya Milletvekili katıldığı ‘Sürü yönetimi‘ eğitim programında demiş ki  “Yöneticilik itiba­rıyla bir çobanla, başbakan arasında fark yoktur. Çünkü biri sürüyü yönetiyor, diğeri halkı yönetiyor”  İltifat olmuş oluyor bu. (“Cahil”, “bidon kafa”, “göbeğini kaşıyan” dendi de milletimiz biz yanında olduk diyenlerden ses çıkmıyor).

Her devirde çıkıyor biri. Yapıyor bunu, cevabını da alıyor dolayısıyla;

II. Abdülhamid’in padişah oluşunun yıldönümünde, hükümet konağı avlusuna toplanan halk, polisin müdahalesine rağmen tören mahalline daha fazla sokulunca, pencereden bunu gören vali, hiddetle: “Bu eşek milleti durdurun diye bağırır”. Bunu duyan Şair Eşref, valiye hemen şu cevabı verir:

Millete erbab-ı mansıptan biri eşşek demiş

Reddedilmez böyle söz amma ki pek can sıkar

Olsa da millet eşşek,eşşek diyen bilmez mi ki

Sadr-ı azamlarla valilerde milletten çıkar

***

İktidar Partisi vekili, Adıyaman’da yerel bir televizyon kanalında akrabaları ile ilgili ‘torpil’ iddialarının sorulması üzerine, şunu diyor.  

-Biz inançlı insanlarız değil mi?  Cuma namazına gittiğimizde her hafta hutbede ne okunur? Akrabalarını koru kolla der.

-O zaman sizin yaptığınız bu?

– Öyle mi oluyor?

Vallahi sen Allah’ın ayetine bile karşı geliyorsan ben sana ne diyeyim.

Cumaları minberde okunan ayet şu;

“İnnallâhe ye’muru bil adli vel ihsâni ve îtâi zîl kurbâ ve yenhâ anil fahşâi vel munkeri vel bagy, yeizukum leallekum tezekkerûn. (NAHL 90)

Muhakkak ki Allah, adaleti, iyilik yapmayı, yakınlara yardım etmeyi emreder. Hayâsızlığı fenalık ve azgınlığı da yasaklar. O düşünüp tutasınız diye size öğüt veriyor.(Diyanet meali)

“Ayırma”, “kayırma”, “buyurma”…

Hepsi de Allahın emri, Onun rızası içinmiş meğer. Anlamış olduk böylece Adıyaman’ın bu “yaman” fetvacısı sayesinde…

Ne diyelim…

Akrabası olmak varmış bu zamanda böyle fetva erlerinin…

***

Üçüncüsü Üniversiteden. Bir İlahiyat hocası. Sakalı da var. Sözü dinlenir yani.   İşini bırakıp “yolsuzluğa bakan” dört “bakan”  için şunu diyor;

“Yolsuzluk da ayıptır, günahtır ve suçtur, ama hırsızlık değildir”

Bir ikinci fetvayla da elini rahatlatıyor. bunu meslek edinmişlerin ve edineceklerin;  

“Kamuya (ve bu arada ümmete) ait zararı önlemek için bir şahıs, bölge veya gruba ait zarar göze alınır, sineye çekilir.’

Alın teri görüyor belli ki olup bitenleri.

“İhaleye fesat karıştırıldığını” bilirdik de “fetvaya fesat katıldığını”  bilmezdik. Onu da gördük.  İhaleye fesadın dünyevi karşılığı var. TCK 235 4. Fetvaya fesat karıştırmanın karşılığı yok. Uhrevi karşılığı var onun.

İlki bir Hadis;

“Hiç kimse alın teriyle kazandığından daha hayırlısını yiyemez.”

İkincisi bir ayet;

“Femen ya’mel miskàle zerretin şerran yera”

Her kim, zerre kadar şer işlemişse onu görecektir. (ZİLZAL 8)

“Vallahi siz Peygamberin hadisinden, Allah’ın ayetinden bile korkmuyorsanız biz size ne diyelim…”

Allah beşeri fetvaların aciz kaldığı o günde hesabını kolaylaştırsın “Ümmeti Muhammedin”.

 

 

 

Yazar

Osman Erenalp

Yorum Yap

Kayıt olmadan yorum yapabilirsiniz.




Benzer Yazılar