Bursa’da Türk dünyası sinemaları rüzgârı esti

Korkut Ata Türk Dünyası Film Festivali’nin ikincisi, bu yıl Türk Dünyası Kültür Başkenti ilan edilen Bursa'da düzenlendi. Festival, 5 Kasım Cumartesi günü Merinos Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi’nde yapılan geniş katılımlı ödül merasimi ile sona erdi.


Paylaşın:

2022 yılını Türk Dünyası Kültür Başkenti kutlama ve etkinlikleriyle geçiren Bursa,1-5 Kasım 2022 tarihlerinde düzenlenen II. Korkut Ata Türk Dünyası Film Festivaline sahne oldu. Merkezi İstanbul’da bulunan Uluslararası Sinema Derneği’nin girişimleri ve T. C. Kültür ve Turizm Bakanlığının maddî desteğiyle tertip edilen Korkut Ata Türk Dünyası Film Festivali, Türk cumhuriyet ve topluluklarından iki yüzü aşkın sinema insanı ile sektör mensubunu Bursa’da bir araya getirdi.

İlki geçen yıl İstanbul’da düzenlenen Korkut Ata Türk Dünyası Film Festivali, hem bir tanışma ve işbirliği ortamının yaratıldığı hem de Türk dünyası sinemalarını temsil eden filmlerin gösterildiği bir mecra hâline gelerek tarihî bir misyonu üstlendi. Yıllardır dile getirilen arzular, yakın geçmişin birikiminden de güç ve kuvvet alarak Bursa’da birleşme umudunu bir kez daha güçlü bir şekilde ortaya çıkardı. Böylece, sinema alanında çok önemli bağlar, köprüler kurulmuş oldu. Elbette, bu köprünün üstünden daha çok sular akacak, bu himmet ve gayretlere katbekat yeni tuğlalar eklenecektir.

Festival, 1 Kasım Salı gecesi Merinos Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi’nin Orhangazi Salonunda düzenlenen törenle başladı. Açılış olarak yarışma dışından bir film “Kurmancan Datka: Dağların Kraliçesi” gösterildi. Kırgız Türklerinin tarihinde datka (general) unvanıyla taltif edilmiş kadın lider Kurmancan Datka’nın (1811-1907) hayatını yansıtan filmde, Kurmancan Datka’nın Hokand Hanlığı’nda ve Kırgız halkı içinde etkin konuma yükselmesi ve siyasî faaliyetleri konu ediliyordu.

Türk dünyası sinemaları için ilk ve tek: Kurmaca Film Yarışması

Festivalin önemli bölümünü teşkil eden Kurmaca Film Yarışması’nın, hâlen Türk dünyası coğrafyasında düzenlenmekte olan tek uzun metrajlı kurmaca film yarışması olduğunu ve bu nedenle özel bir önem taşıdığını söyleyebiliriz. Geleneksel hâle gelerek kurumsallaşacağına inandığımız festivalin önemli bir basamağını oluşturan Kurmaca Film Yarışmasının da süreklilik kazanması başlıca dileklerimizden biridir.

Korkut Ata Türk Dünyası Film Festivali’nde Kurmaca film yarışmasına, Türkiye, Azerbaycan, Kazakistan, Özbekistan, Türkmenistan, Kırgız Cumhuriyeti ile İran’dan ve Rusya Federasyonu’na bağlı Saha, Tuva ve Hakas cumhuriyetlerinden olmak üzere on film katıldı. Yarışma bölümlerine katılacak filmler, katılımcı ülkelerin yetkili kurulları tarafından oluşturulan ön jüriler tarafından belirlendi. Türkiye’yi temsil etmek üzere, geçen yıl Uluslararası Film kategorisinde Akademi Oscar ödülü için aday gösterilen “Bağlılık Hasan” filmi seçilmişti.

Kurmaca yarışmaya katılan bu on yapımın konu ve tür çeşitliliği, bir bakıma Türk dünyasının genelini oluşturan toplumlardaki değişik sinema anlayışlarını ve anlatım biçimlerini de sergiliyordu.

Kurmaca Film Yarışması’nda yer alan üç filmin afişi: “Issız Yurt” (Kazakistan), “Elsa’nın Beyaz Yolculuğu” (Hakasya/Rusya), “Kadının kısmeti” (Özbekistan)

Belgesel Film Yarışması bölümünde ise, Türkçe ve Türk lehçelerinde çekilmiş, süresi yirmi beş dakikanın üzerinde toplam on dört yapım yer aldı. Bu yapımlara genel olarak bakıldığında, ülke veya topluluk çeşitliliği ve farklı sinema anlatımları bakımından dikkat çekici unsurlar barındırıyordu.

Her iki yarışmada dereceye girecek yapımları belirlemek üzere, her ülkeden bir sinema sanatçısının katılımı ile ana jüriler teşkil edildi. Buna göre, kurmaca yarışma jürisi yedi kişiden, belgesel yarışma jürisi ise beş kişiden oluşturuldu. Festivalde dereceye girecek kurmaca ve belgesel filmler bu ana jüri üyelerin değerlendirmelerine sunuldu.

Yarışma dışı bölümler

Geçen sene olduğu gibi bu yıl da festivalde, Tarihî Panorama, Güncel İnsan Manzaraları, Turkuaz Belgesel ve Animasyon başlıklı bölümler yer aldı.

Tarihî Panorama’da, Türk devlet ve topluluklarının tarihî geçmişlerinden değişik öyküleri yansıtan yapımlar gösterildi. Akan Satayev’in yönettiği “Büyük Bozkırın Şafağı”, Kazak Türklerinin önemli tarihî şahsiyetlerinden Kasım Han’ın mücadelesini konu alıyordu. Bu bölümde yer verilen, Rusya’ya bağlı Saha Cumhuriyeti yapımı “Bilmediğimiz Çocukluk” filmi, Sovyet devrimi öncesi Saha halkının hayatı hakkında ciddi bir çalışma olmanın ötesinde, titizlikle çekilmiş tabiat manzaralarıyla ilgi çekti. Yine bu bölümde seyirciye sunulan “Mukagali” filmi ise, Kazakistan’ın Sovyet devrinde gözden düşmüş ve sansürlenmiş şairi Mukagali Makatayev’in  hayatını yansıtan bir tarihî drama örneğiydi.

“Mukagali” filminden.

Güncel İnsan Manzaraları kategorisinde, Türkiye, Özbekistan, Azerbaycan, İran, Kırgız Cumhuriyeti ve Macaristan’dan günümüz insan hikâyelerini işleyen filmlere yer verildi. 2018 yılından bu yana Türk Devletleri Teşkilâtı gözlemci üyelerinden biri olan ve yarışma dışı iki filmle festivale katılan Macaristan’dan “Torun” filmi de bu bölümde yer aldı. Korkut Ata Türk Dünyası Film Festivali’nde Avrasya coğrafyasında yer alan ülkelerin herhangi birinden, ağırlıklı olarak Türkçe ya da Türkçenin bir lehçesinde üretilmiş filmlerle birlikte, Türkçe çekilmemiş olsa da, Türk Devletleri Teşkilâtı üyesi ülkelerde üretilmiş yapımlar da yer alabiliyor.

Festivalin yarışma bölümlerinin yanında, Turkuaz Belgesel Kuşağı adıyla çeşitli ülkelerden sunulan belgeseller ile dört animasyon yapımı, festivalin sadece kurmaca türüne değil belgesel ve animasyon dallarına da önem verdiğinin bir göstergesiydi.

Festivalin gösteri mekânlarından biri, Bursa Uludağ Üniversitesi Prof. Dr. Mete Cengiz Kültür Merkezi idi. Üniversitenin Görükle Yerleşkesinde bulunan merkezin geniş salonunda günde beş seans ağırlıklı olarak belgesel filmlerden oluşturulan bir seçki, öğrenci ve öğretim elemanlarının görüşüne sunuldu.

Türk Dünyası Sinemacıları Zirvesi

Festival çerçevesindeki en önemli çalışmalardan biri katılımcı ülkelerden ve Türkiye’den yapımcı, yönetmen, kurum yöneticisi ve sektör temsilcilerinin iştirakiyle 4 Kasım Cuma günü düzenlenen Türk Dünyası Sinemacıları Zirvesi idi. Türkçe konuşan ülkeler arasındaki en etkili kültür ve sanat işbirliği alanının sinema ve televizyon olması nedeniyle ilk defa geçen yıl tertip edilen bu zirve toplantısında, uzun metraj, animasyon ve belgesel gibi farklı projelere ilişkin sunumlar yapıldı. Bu projelerle ilgili ortaklık ve yapım desteği arayışları dile getirildi. Bu zirve toplantısı, Türkçe konuşan ülkelerin sinema endüstrisi temsilcileri için önemli bir buluşma ve işbirliği zemini oldu.

Beş gün boyunca dört ayrı salonda, değişik ülkelerden toplamda 53 filmin seyircinin beğenisine sunulduğu Korkut Ata Türk Dünyası Film Festivali’nin ikincisi, görkemli ödül töreniyle başarılı bir şekilde sona erdi.

Festivalin Ödülleri

5 Kasım Cumartesi gecesi Merinos Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi’nin Osmangazi Salonu’nda bir araya gelenler, II. Korkut Ata Türk Dünyası Film Festivali’nde dereceye giren filmlerle ve yapımcılarıyla tanıştı. Şehrin en büyük salonunda tertip edilen tören için hiçbir fedakârlıktan kaçınılmamış, Türk sinemasının ve şehrin seçkin simaları bir araya getirilmişti.

Törenin açılış konuşmasını yapan Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy şunları kaydetti: “2022 Türk Dünyası Kültür Başkenti Bursa’da gerçekleşen beş günlük kültür ve sinema şöleni şimdilik sona eriyor. Elbette, bu bir veda değil. Daha fazla katılımcı ve daha fazla film temennisiyle Korkut Ata Türk Dünyası Film Festivalinin üçüncüsünde buluşmak için sözleşiyoruz sadece. Dilerim ki, bu sanat çatısı altında birlik ve beraberliğimiz daim olsun. Yerli karadağlarımız yıkılmasın, gölgelice kaba ağacımız kesilmesin, inşallah.”

Kurmaca Film Yarışması’nda Seçici Kurulun en iyi film tercihi, Özbekistan yapımı “Kadının Kısmeti – Ayol Qısmati” oldu. Ortadoğu coğrafyasında ortaya çıkan DAEŞ terör örgütünün bir kadının hayatında yol açtığı felâketleri konu alan film, hareketli hikâyesi ve dinamik anlatımıyla olduğu kadar günümüze ait uluslararası bir meseleyi ele alması nedeniyle de jüri üyelerinin takdirini kazandı.

“Kadının Kısmeti” filminden.

En iyi yönetmen ödülüne Azerbaycan’dan “Hayat Galiba Güzeldir” isimli filmiyle oldukça ilginç bir komedi örneği ortaya çıkaran Vagif Mustafayev lâyık görüldü. İkinci Karabağ Savaşı sırasında geçen filmde, Ermenistan ordusundan iki kardeş asker, Azerbaycan ordusu tarafından esir edilir. Ancak iki kardeşten biri, cephede yakınında patlayan bir bombanın etkisiyle zihinsel bir değişim geçirir. Asıl olaylar da bundan sonra başlar. Bizim için tam bir kara mizah veya komedi örneği olarak görülebilecek bu filmin, Ermenistan seyircisi için traji-komedi olarak seyredilebileceğini söylemek mümkün.

En iyi senaryo ödülünde jüri üyelerinin tercihi, Türkiye yapımı “Bağlılık Hasan” filmindeki senaryo çalışmasıyla Semih Kaplanoğlu’na olurken, en iyi erkek oyuncu ödülüne “Issız Yurt” filmindeki oyunculuğuyla Kazak sinema oyuncusu Kayrat Kemalov, en iyi kadın oyuncu ödülüne ise “Satılık Ev” filmindeki oyunculuğuyla Kırgız sanatçı Kalipa Taştanova lâyık görüldü.

Belgesel yarışmada ise, Özbekistan’dan “İnsan: Karanlığın Ardındaki Işık” belgeseli, birinciliğe lâyık görüldü. Suriye’de terör örgütlerine katılmak için yurtlarını terk eden kocalarının ardından zor günler geçiren kadınların tanıklıklarını anlatan bu belgesel, günümüze ait bir konuyu ilgi çekici bir şekilde yansıtmasıyla jüri üyelerinin olumlu görüşünü topladı.

Belgesel dalında dereceye giren yapımlardan “Avrasya’nın Hükümranları” (Kazakistan) ile Türkiye’yi temsil eden “Balkanların Türkçe Hafızası” isimli çalışmalar da yarışmanın favorileri arasında bulunuyordu. “Avrasya’nın Hükümranları”, bu coğrafyada kurulan bozkır devletlerinin siyasi hayatında kadınların rolünü ele alan bir belgesel olarak dikkat çekti ve ikinciliğe değer görüldü.  Diğer yandan, tecrübeli belgeselci İsmet Arasan’ın yönettiği, Kosovalı Prof. Dr. Nimetullah ve Prof. Dr. Tacida Zubceviç Hafız’ın hayatını konu eden film ise, Balkanlarda azınlığa düşmüş derin Türk kültürünün hafızasının tehlike altında bulunduğunu işleyen özgün bir çalışmaydı.

“Balkanların Türkçe Hafızası” filminden.

Film festivallerinde dereceye girerek ödüle lâyık görülen sinemacılar için her türden armağan ve ödül, genellikle meslekî bir başarı göstergesi olduğu kadar aleni bir yetenek belgesi olarak da görülür. Korkut Ata Film Festivali’nin ödül töreninde armağan kazananların çoğunluğunun heyecanlı oldukları açıkça görülebiliyordu. Özbekistan adına yarışan yönetmen Furkat Osmanov, armağanını aldıktan sonra mikrofona ilerleyerek, salonda bulunan Türkan Şoray’a hitaben şu sözleri söyledi: “Dünyada kadın yıldızlar arasında en çok Elizabeth Taylor tanınıyor. Bildiğim kadarıyla, Türkan Şoray için ‘Şarkın Elizabeth Taylor’u’ deniliyor. Ama bence, ‘Elizabeth Taylor, Garbın Türkan Şoray’ıdır.’ dedi. Türkan Şoray festival yönetimi tarafından onur ödülünü almak için sahneye çıktığında dakikalarca alkışlandı, büyük tezahüratla karşılandı.

Ödül gecesi dikkatimizi çeken bir başka husus ise, ödül alan sanatçıların hiçbirinin Rusça konuşmamasıydı. Geçmiş senelerde yapılan organizasyonlarda zaman zaman şahit olduğumuz Rusça konuşmalara ortak karar alınmış gibi hiç rastlanmadı.

Ödüllerin dağıtılmasından sonra devir teslim seremonisi yapıldı. T. C. Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy festivalin sembolü olan Turna Kuşu heykelini Azerbaycan Kültür Bakanı Anar Kerimov’a takdim etti. Kerimov ise, yaptığı konuşmada Korkut Ata Türk Dünyası Film Festivali’nin önümüzdeki sene Azerbaycan’ın Şuşa şehrinde düzenleneceğini ifade ederek “Herkesi Şuşa’ya davet ediyoruz” dedi.

Ödül töreni gecesi, şarkıcı Azerin’in, Cavid Abidov’un piyanosu eşliğinde verdiği kısa konserle neşe içinde sona erdi.

Uluslararası Sinema Derneğinin ön ayak olduğu ve kurumsallaşarak gelenek hâline gelmesini beklediğimiz bu güzel adım, tüm Türk cumhuriyetleri ve toplulukları sinemaları için elzem olan ve doldurulması gereken bir boşluğun telafisi olacaktır. Umuyor ve diliyoruz ki, önümüzdeki senelerde Korkut Ata Türk Dünyası Film Festivali taze fikirlerle, yeniliklerle ve coşkulu törenlerle bayram havasında kutlanarak devam edecektir.

 

 

Yazar

Kâmil Engin

Yorum Yap

Kayıt olmadan yorum yapabilirsiniz.




Benzer Yazılar