Yükleniyor...
Oğuz Kağan ile ilgili mitolojide Oğuz Yaz ve Kış Tanrılarının kızları ile evlenir. Raddloff’a göre, Altay Türklerinde yine 4 unsur, 4 yön ve 4 takımyıldız ile ilişkilendirilen 4 Han vardır. Demir Han, Su Han, Maden Han ve Ağaç Han. Merkezde olan Han ise Ugan Han olarak bilinir. Diğer 4 unsur ile ilişkilendirilen Han’lar, Ugan Han’ın oğullarıdır. Bu 4 Han’ın Atası ve Yer’in yani toprağın sahibi Ugan Han’dır. Ugan Han muhtemelen Öküz ile bağlantılıdır Boğa Takımyıldızını sembolize eder. Çünkü Altay Türklerinde Ülgen Yaz Tanrısı Ugan Kış Tanrısıdır.
Yaz ya da Yay Tanrısı Ülgen, Jüpiter gezegeni, doğu yönü ve Yay, yani Ejderha Takımyıldızı ile, Kış Tanrısı Ugan Han, batı yönü ve Pars yani Boğa Takımyıldızı ile ilişkilendirilir. Türkler için Yaz ve Kış Tanrısı Hıdrellez ve Kasım aylarını belirleyen ve yılı ikiye bölen Takımyıldızlardır. Oğuz Kağan da işte bu Yaz ve Kış Tanrılarının kızları ile evlenir. Günümüzde Yaz Tanrısı Akrep Kış Tanrısı Boğa Takımyıldızlarıdır. Bu takımyıldızlar gece ve gündüz göğünde Mayıs ve Kasım aylarında ufuk çizgisinden yükselmeye başlar.
Oğuz destanı kozmoloji mit’i olarak okunduğunda kadim Türk düşüncesindeki Gök ve Yer-Su Oğuz’un oğulları olarak şekillenir. Gök; Günhan, Yıldızhan ve Ayhan. Yer; Dağhan, Denizhan ve Gökhan şeklindedir.
Orion Takımyıldızı ile ilgili ikonografileri incelediğimizde, Orion’un kahraman-avcı arketipi olacak şekilde, elinde kılıç-kalkan, kargı bazen de ok-yay tutar vaziyette tasvir edildiğini görürüz. Bu motifler Oğuz Kağan Destanında da vardır. Oğuz Kağan Üç Ok ve Yayını oğulları arasında bölüştürür. Orionun Arketip çizimlerinde, Orion, biri yayına takılı üç ok ile tasvir edilir. Dolayısıyla Oğuz Kağan’ın Tamgalarından biri de stilize edilmiş Üç Ok ve Yay simgesidir.
Mitolojiler, söylenceler, masallar ve Plastik Sanatların İlk Örneği yani Arketipleri Gökyüzündedir. Gökyüzündeki takımyıldızlar, mevsim döngüleri, gezegenler ve gezegen döngüleri, insan bilinçaltında şekillenir, biçimini yeniler ve yeni bir sanat eseri olarak açığa çıkar. Yüzlerce yıl aynı sembol ve simgeler değişerek ve gelişerek sanat eserlerinde kullanılır. Fakat gökyüzündeki asıl Arketipik anlamı yitirilir. Yani Bunları ortaya çıkaran sanatçılar, içgüdüsel, fakat gerçek bağlamını bilmeden yaratırlar sanat eserlerini. Fakat yüzlerce yıl sonra bile Bu sanat eserlerini ortaya çıkaran sanatçılar neyi yarattıklarını bilmeden ama, çok eski gökyüzü arketiplerini kullanarak, yeni sanat eserleri üretmeye devam ederler. Yunanlılara ait bir sanat eserinde Bu gökyüzü arketipleri, çok güzel bir sanat eserine dönüşmüş. Türklerde de buna benzer İkonografik Sanat Eserleri mevcuttur.
Ve Orion’un daima altın ya da sihirli bir kemeri vardır. Bu kemer takımyıldızdaki üç yıldız Alnitak, Alnilam ve Mintaka’dır. Oğuz Kağan’ın da altın bir kemeri vardır ve bir ayıyı bu hanlık altın kuşağı ile ağaca asar. Gergedandan kendini kalkanıyla savunur, kargısıyla öldürür ve kılıcıyla başını keser. Ava çıktığı bir gün, Ok ve Yay kullanarak sungur avlar. Türkler için savaşçı Alplerin kurşak kurşanma yani kemer kuşanma törenleri önemli bir erginlenme ritüelidir. Kemer Türklerde “erlik” simgesidir. İskandinav mitolojisinde adı geçen ve Orion Takımyıldızı ile eşleştirilen Tanrı Thor’un da kendisine güç veren sihirli bir kemeri vardır.
Oğuz Kağan canavarı öldürüp, erlik kemeriyle ayıyı ağaca asar. Oğuz Kağan destanı, kozmolojik ve evrenin yaratılışı mit’i olarak okunduğunda, “Ağaç” ve “Ayı” motifleri ayrıca bir önem kazanır. “Ağaç” İkonografisi Türk anlatı ve görsel sanat eserlerinde, yer altı, yeryüzü ve gökyüzünü birbirine bağlayan ve ruhların gelip gittiği yol olarak düşünülür. M. Eliade’ya göre Gökyüzünde “Tanrının Kapısı” olarak düşünülen, yıldızların ve evrenin etrafında döndüğü, “Kutup Yıldızı” Axis Mundi yani merkezdir.10 Ve bu ağacın tepesi “Kutup Yıldızı” ile sabitlenmiştir. Kutup Yıldızı Türk anlatı ve söylencelerinde “Demir Ağaç” olarak da bilinir. Ursa Minor yani Küçükayı Takımyıldızı Kutup Yıldızına bağlıdır. Ayı, Kuyruğu ile bu ağaca bağlı olarak sürekli dönmektedir.
Oğuz, önündeki engelleri aşıp, “Er” olduktan sonra, gökyüzünden düşen parlak bir ışığın içinde güzel bir kız görür. Destanda “Kutup Yıldızı” olarak bahsedilse de, bu yıldız “Venüs” de olabilir. Venüs eski kadim çağlardan bu yana Tanrıça Arketipi olmuştur ve Orion Takımyıldızının zevcesi olarak düşünülmüştür. Kadim toplumların yaratılış ile ilgili mitolojilerinde, Orion ve Venüs bir araya gelir ve evren bu şekilde yaratılır. (Venüs’ün Orion ile aynı hizaya geldiği dönem, bahar mevsimidir. Baharda, evren yeniden yaratılır.) Mısır mitolojisinde Osiris Orion, İsis, Venüs ile simgelenir. Osiris ile İsis söylencesi bir yaratılış mitolojisidir. Aynı şekilde Sümer mitlerinde Dumuzi ve İnanna da Orion Takımyıldızı ve Venüs ile ilişkilendirilir.11
Oğuz Kağan ve bu göksel kızın evliliğinden Ay, Gün ve Yıldız doğar, yani bir anlamda evren yaratılır. Türklerde Çoban Yıldızı Venüs’tür. Çoban yıldızı denmesinin sebebi Orion’un eşi olmasındandır. Yani Çoban Dumuzinin (Orion) eşi sayılan İnanna (Venüs) gibi.. Çoban yıldızı kamların davullarının üzerinde yıldız tutan bir “Avcı Binici” (Orion) olarak tasvir edilir. Venüs, “Tan Çolpanı” ve “Akşam Yıldızı” olarak tabir edilir. Venüs, gökyüzünde sabah ve akşam yıldızı olarak görülür.
Kadim uygarlıklar tarafından Orion Takımyıldızı sembolü olarak kullanılan bir başka simge ise çift taraflı balta sembolüdür. Bu sembol Türk damgalarında da sıkça kullanılmıştır. Türk runik harflerinden bir tanesidir ve “Baş” olarak okunur. “Baş” baharın başlangıcı ve Baş Tanrı Orion Takımyıldızının yükselmeye başladığı dönem olan bahar mevsimini ifade ediyor olabilir. Ayrıca “Oz” okunan Türkçe runik harf de Orion diagram çizimine çok benzer ve “Oğuz” okunan sesi çağrıştırır.
Türkler için bir başka önemli göksel cismi Sirius ve Canis Majör Takımyıldızıdır. Kurt, Türklere ait Yeniseydeki bir petroglifte açık şekilde, Canis Major Takımyıldızı ve bu takımyıldızdaki Sirius yıldızının göksel izdüşümü olarak çizilmiştir. (Büyük Köpek Takımyıldızı) Bu yıldız grubu, Türkler ve Çinliler tarafından “Göksel Kurt” olarak düşünülmüş ve Kurt Takımyıldızı olarak isimlendirilmiştir. Canis Major konum itibariyle Orion Takımyıldızının yanında yer alır. Yunan mitolojisinde Orion’un köpeği olan bu takımyıldız, Türk mitolojisinde Oğuz Kağan’ın Kurt’una dönüşür. Bu erkek kurt Oğuz’a daima yardım etmiş ve yol göstermiştir.
Arkaik insan düşüncesine göre dünya bu dönemde yaratılmıştır. Oğuz Kağan destanında işlenen anlatılar aslında tamamiyle kozmolojiktir. Evrenin ve dünyanın yaratılışını simgesel bir dil ile anlatır. Oğuz Kağanın göksel eşinden doğan oğulları; Gün,Ay ve Yıldız göklerin yaratılışını, yersel eşinden doğan çocukları, Gök, Dağ ve Deni; dünyanın yaratılışını sembolize eder. Orion Takımyıldızı ve Ay ile özdeşleştirilen kahramanlar Dumuzi, Tammuz, Attis, Adonis, Dionysos, Osiris, Odin yaratıcı ve dölleyici Tanrılardır.
Oğuz Kağanın görünümleri ya da bu destanın devamı niteliğinde olan ikonografik yansımalar, çeşitli sanat eserlerinde işlenmiştir. Türk Kağanlar ölüme Atları ile birlikte giderdi. Ay ile ilişkilendirilen ve yer altı hayvanı olan At, Kağanı Tanrının makamı sayılan Kutup Yıldızına taşırdı. Fakat atlara geyik benzeri, boynuzlu hayvan maskeleri takılırdı. Boynuzlu hayvanlar gökyüzü ile ilişkilendirilen, kutsal varlıklardı. Bu ikonografik düşünce, 1000 yıl sonra Türk Hun paralarında da görülür.
Oğuz Kağan Destanında, yaratılış yukarıdan aşağıya ve merkezden perifere doğru yayılır. Kutup Yıldızı Kuluçka Yıldızı olarak bilinir ve evrenin oluşumu, Oğuz Kağan’ın Kutup Yıldızına benzetilen eşiyle evliliğinden doğan Gün-Ay ve Yıldız ile başlar. Daha sonra yersel eşinden doğan Gök-Dağ ve Deniz ile bu oluşum tamamlanır. Orion ışığını Vikinglere Odin, Mısırlılara Osiris, Sümerlere Dumuzi Türk Milletine ise Oğuz Kağan olarak göndermiştir. Gen yerden yani Uzaydan kopup gelen Oğuz….
9 Joseph Campbell, Ankara: İmge Kitapevi, 2002, s.33
10 Mircea Eliade, Şamanizm, Ankara: İmge Kitapevi, 1999, s.293
11 Joseph Campbell, Ankara: İmge Kitapevi, 2002, s.33
KAYNAKÇA
And Metin 2007, Minyatürlerle Osmanlı-İslam Mitologyası, YKY, İstanbul 2004, Osmanlı Tasvir Sanatları, Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, İstanbul
Anohin, A. V. 2006, Altay Şamanlığına Ait Materyaller, Kömen Yayınları, Konya
Ateş, Mehmet 1996, Mitolojiler Semboller ve Halılar, Symbol Yayıncılık, İstanbul
Bachofen, J. Jakob 1997, Söylence Din ve Anaerki, Payel Yayınevi, İstanbul
Beydili, Celal 2003, Türk Mitolojisi Ansiklopedik Sözlük, Yurt Kitap-Yayın, Ankara
Campbell, Joseph
1994, Yaratıcı Mitoloji (Tanrının Maskeleri), İmge Kitabevi, Ankara
2003, Doğu Mitolojisi (Tanrının Maskeleri), İmge Kitabevi, Ankara
1992, İlkel Mitoloji (Tanrının Maskeleri), İmge Kitabevi, Ankara
2003, Batı Mitolojisi (Tanrının Maskeleri), İmge Kitabevi, Ankara
2000, Kahramanın Sonsuz Yolculuğu, Kabalcı Yayınevi, İstanbul
Çaycı, Ahmet
2002, Anadolu Selçuklu Sanatı’nda Gezegen ve Burç Tasvirleri, T. C. Kültür Bakanlığı, Ankara
Çoruhlu, Yaşar
2002, Türk Mitolojisinin Anahatları, Kabalcı Yayınevi, İstanbul
1995, Türk Sanatında Hayvan Sembolizmi, Seyran Kitap, Istanbul
Durkheim, Emile
2005, Dini Hayatın İlkel Biçimleri, Ataç Yayınları, İstanbul
Eberhard, Wolfram
2000, Çin Simgeleri Sözlüğü, Kabalcı Yayınevi, İstanbul
1942, Çin Kaynaklarına Göre Orta ve Garbi Asya Halklarının Medeniyeti, Maarif Matbaası, İstanbul
1942, Çinin Şimal Komşuları, İdeal Matbaası, Ankara
1945, Birkaç Eski Türk Ünvanı Hakkında, T. T. K. Basımevi, Ankara
Eliade, Mircia
1991, Kutsal ve Dindışı, Gece Yayınları, Ankara
2000, Demirciler ve Simyacılar, Kabalcı Yayınevi, İstanbul
1999, Şamanizm, İmge Kitabevi, Ankara
1994, Ebedi Dönüş Mitosu, İmge Kitabevi, Ankara 2002, Babil Simyası ve Kozmolojisi, Kabalcı Yayınevi, İstanbul
2003, Dinler Tarihine Giriş, Kabalcı Yayınevi, İstanbul
2003, Dinsel İnançlar ve Düşünceler Tarihi, Kabalcı Yayınevi, İstanbul
1992, İmgeler Simgeler, Gece Yayınları, Ankara
Esin, Emel
2001, Türk Mitolojisine Giriş, Kabalcı Yayınevi, İstanbul
2003, Türklerde Maddi Kültürün Oluşumu, Kabalcı Yayınevi, İstanbul
2004, Türk Sanatında İkonografik Motifler, Kabalcı Yayınevi, İstanbul
1991, Katun (Türk Kadınına Dair), Cilt 7, Sayı 20, A. K. M. Ankara
Frazer, James G.
1991, Altın Dal 1, Payel Yayınevi, İstanbul
1992, Altın Dal 2, Payel Yayınevi, İstanbul
Fromm, Erich
2003, Rüyalar Masallar Mitoslar, Arıtan Yayınevi, İstanbul
İnan, Abdülkadir
2000, Tarihte ve Bugün Şamanizm, T. T. K. Basımevi, Ankara
Jung, Carl Gustav
2004, İnsan Ruhuna Yöneliş, Say Yayınları, İstanbul
1997, Analitik Psikoloji, Payel Yayınevi, İstanbul
2003, Dört Arketip, Metis Yayınları, İstanbul
1965, Psikoloji ve Din, Oluş Yayınevi, İstanbul
Ögel, Bahaeddin 1
978, Türk Kültür Tarihine Giriş 5, Kültür Bakanlığı Yayınları, Ankara
2003, İslamiyetten Önce Türk Kültür Tarihi, T. T. K. Basımevi, Ankara
2003, Türk Mitolojisi 1, T. T. K. Basımevi, Ankara
2002, Türk Mitolojisi 2, T. T. K. Basımevi, Ankara
2001, Türk Kültürünün Gelişme Çağları 1, M. E. B. Basımevi, İstanbul
2001, Türk Mitolojisi 2, M. E. B. Basımevi, İstanbul
Roux, Jean-Paul
2005, Orta Asya’da Kutsal Bitkiler ve Hayvanlar, Kabalcı Yayınevi, İstanbul
2002, Türklerin ve Moğolların Eski Dini, Kabalcı Yayınevi, İstanbul
Uraz, Murat
1992, Türk Mitolojisi, Mitologya Yayınları, İstanbul
1 Yorum