19.04.2025

Koronavirüs sürecinde unutulan Türk Dünyası

Rusya'da salgının beceriksiz yönetilmesi;o bölgede henüz bağımsız olamamış soydaş ve akrabalarımızı her yönden daha çok etkilemiştir.Dinimize göre de yardımlaşma önce aile ve akrabalardan başlar.Yardımlarımızı öncelikle bu kardeşlerimize yapmalıydık.


Koronavirüs sürecinde Türkiye içinde bulunduğu malî krize rağmen gücünün eriştiği hemen her yardım talebine yetişmeye çalıştı. Yapılan tıbbî yardımlar dünyadaki Türk imajının kuvvetlenmesine katkı sağlamış ve göğsümüzü kabartmıştır. Ama Türkçemizde unutmamamız gereken güzel bir söz var, “önce can sonra canan”. Bu söz uyarınca önce kendi soydaş ve akrabalarımıza yardım etmemiz gerekir. Devletimizin bu konuda bir hassasiyet geliştirdiğini görmezden gelemeyiz ancak oluşan hassasiyet bazı Türk topluluklarını ne yazık ki kapsamamaktadır. Benim görebildiğim kadarıyla başta Çin işgali altındaki Doğu Türkistan olmak üzere Rus hegemonyası altında yaşayan soydaş ve akraba topluluklarımız devletimizin kadrajı dışında kalmıştır. Devletimizin yardımlarını bu Türk topluluklarına da ulaştırması büyük önem arz etmektedir.

Coğrafî olarak en yakınımızdan başlayacak olursak, Karadeniz’in hemen öte tarafında Rus işgali altında bulunan Kırım’daki soydaşlarımıza bırakın yardım etmeyi, durumları nasıldır denilerek de olsa ilgi gösterilmediğini görmek üzücüdür. Birkaç gün öncesinin rakamlarına bakacak olursak Kırım’da durumun bugün nasıl olduğunu anlamak zor olmayacaktır. Kırım’da, pandeminin (salgının) başlamasından bu yana, Rus kaynaklarının verdiği resmî rakamlara göre Korona’ya yakalanan toplam kişi sayısı 385’e ulaşmıştır. Aynı kaynakların verdiği bilgilere göre toplam 229 kişi iyileşmiş ve sadece 11 kişi ölmüştür. Bu rakamların bugün artık daha da yükseldiğini tahmin etmek zor olmayacaktır. Rus medyasında bu konuyu tartışanların yazılarına, gazete haberlerine hatta Rusya’da yaşayan insanlarla yaptığımız görüşmelere baktığımızda, şu gerçeğin ortaya çıktığını görmekteyiz: “Koronavirüs var, ama insanlarda para yok”. Bu süreçte, petrole olan talebin azalmasına bağlı olarak, Rusya’nın ciddî bir ekonomik kriz içine girdiği resmî mercilerin kuyruğu dik tutmak adına yaptığı açıklamaların hilafına, bu krizin artık gizlenemez bir hal aldığı görülmektedir. Doğal sınırlarını aşmış bir devlet aygıtı olan Rusya Federasyonu’nun ülkenin uzak bölgelerinde bu süreci yönetmekte zorlandığı anlaşılmaktadır. Rusya Federasyonu’nun doğal sınırlarının dışındaki bölgelerden biri olan Kırım’da, sağlık kurumlarında çalışanların, yeterli korunma önlemleri alınmadığı gerekçesiyle istifa ettikleri şeklinde haberler gelmektedir. Kırım’ı idare edenlerin 18 Mayıs tarihi itibariyle Kırım’da ilan edilen yüksek alarm durumunu kaldırdığı ve 1 Haziran’dan itibaren kafe ve restoranların hizmet vermeye başlayacağı ifade edilmektedir. Bu gevşemenin de ekonominin bozulmasıyla yakın ilişkisi olduğu tahmin edilebilir. Kırım’ın, turizm sezonunda, Rus devletine olan yükünün bu şekilde azaltılması hesap ediliyor olabilir[i]. Zaten sarsılmış ekonomi yüzünden yurt dışına çıkamayacak olan Rus turistlerin, yazın Kırım’a hücum etmesi durumunda vaziyetin nasıl bir hal alacağını ve orada yaşayan soydaşlarımızın oldukça kırılgan olan hayatlarının daha da zorlaştıracağını tahmin etmek zor olmayacaktır.[ii].

Tataristan’da ise 31 Mayıs itibariyle günde 52 yeni Koronavirüs vakası tespit edilmiş bunların 20’si hastaneye kaldırılırken, 32’si tedavilerine evde devam edilmek üzere meskenlerine gönderilmiştir. Böylece, Tataristan’da 31 Mayıs 2020 itibariyle toplam 3.194 Koronavirüs vakası kaydedilmiş, bunların 2616’sı iyileşmiş, 10 kişi ise hayatını kaybetmiştir[iii]. 7 Haziran 2020 itibariyle, Tataristan’da 54 yeni Koronavirüs vakası tespit edilmiştir ve bunların 15’i hastanede, 39’u evde tedavi görmektedir. Bugüne kadar iyileşen toplam hasta sayısı 3.477’dir. Sağlık tesislerinde tedavi altındaki vaka sayısı 71’e ulaşmış olup 10 kişi hayatını kaybetmiştir[iv]. Eğer verilen bilgilere inanacak olursak bir haftadır yeni ölüm vakası görülmemiştir. Yapılan açıklamalarda verilen rakam ve istatistiklerdeki tutarsızlıkların, halkta tepkiye neden olduğu görülmektedir. İstatistiklerdeki tutarsızlık durumu gazete haberlerinde de kendine yer bulmaktadır[v]. Bu duruma rağmen vakalarda azalma olduğunu dile getiren resmî ağızlar, yeni vakalardaki artış oranının % 2.2′ ye düştüğünü ileri sürmekteler. Ancak bu bilgilere itidalli yaklaşılması gerektiği ortadadır.

Rusya’nın doğal sınırlarının dışında kalan, adeta dünyanın arka bahçesi durumundaki Sibirya’da ise katı(!) karantina tedbirlerinin Haziran sonuna kadar uzatıldığı görülmektedir. Alınan tedbirlere göre bu süre zarfında, insanlar en fazla iki kişi halinde sokaklarda yürüyüş ya da spor yapabileceklerdir. General Lebed’den beri Sibirya’nın, Rusya’nın milli gelirinden hak ettiği payı alamadığı şikâyeti, Koronalı günlerde halkın yeterli beslenememesinin yanı sıra sağlık harcamalarını karşılayabilmesinin zorlaştığı tekrar dillendirilmeye başlandı[vi]. 7 Haziran itibariyle Sibirya genelinde toplam Koronavirüs vakası 23.410’a ulaştı. Son 24 saat içinde ise 814 kişide enfeksiyon tespit edildi[vii]. Uzun süre enfeksiyon görülmeyen bölgeler arasında bulunan Tuva’da da katı karantina önlemleri, 31 Haziran’a kadar uzatıldı. Artık Sibirya’da yaygınlaşmaya başlayan hastalıktan Tuva’nın da nasibini almaya başladığını söyleyebiliriz[viii]. Koronavirüs’e yakalanan Tuva başbakanının iyileşmiş olmasına rağmen riskin bölge için hala devam ettiği ortadadır. Tuva gibi Türk nüfusun yaşadığı Altay bölgesinde ise enfeksiyon kapmış insan sayısında bir azalma olmamış, bölgede 31 Mayıs itibariyle 75 yeni enfeksiyon ortaya çıkmıştır. Toplam hasta sayısı 1.700’ü aşmış olup vaka oranı hala yüksek seyretmektedir.

Rusya Federasyonu’nun doğal sınırları dışındaki zorlu bölgelerden birisi de Kafkasya’dır. Ruslar, Kafkasya’yı yönetmekte hem Çarlık rejimi hem de Sovyet rejimi zamanında çok zorlanmışlardır. Rus devletinin günümüzde de aynı zorluğu, kurduğu baskıcı militarist yönetim biçimiyle aşmaya çalıştığını söylemek abartı olmayacaktır. Elbette salgını yönetmek, askerî tedbirlerin dışında farklı beceri ve yöntemler gerektirmektedir. Hastalığın hızla yayıldığı Kafkasya’da Rus devletinin zamanında ve doğru müdahalede bulunma konusunda, çok becerikli davrandığını söylemek mümkün gözükmemektedir. Kafkasya’da hastalığın en hızlı yayıldığı bölge Dağıstan’dır. Resmi açıklamalara göre, 30 Mayıs itibariyle Kafkasya federal bölgesinde 403 ölüm vakası meydana gelmiştir. Yine bu açıklamalara göre Dağıstan’da 235, İnguşetya’da 50, Stavropol Bölgesi’nde 46 ve Kuzey Osetya’da 17, Kabardino-Balkarya’ da 17, Çeçenya’ da 13 ve Karaçay-Çerkesya’ da 5 hasta ölmüştür. Tabii bu hesaba zatürreden (pnömoni) ölenler dâhil değildir. 31 Mayıs itibari ile ise Dağıstan’da 820 kişinin ölüm nedeninin zatürre olarak kayda geçirildiğini ancak bu kişilerin Korona’dan ölmüş olabilecekleri bazı uzmanlar tarafından dile getirilmektedir[ix]. Gazete haberlerine göre, 6 Haziran’a kadar, Kuzey Kafkasya Federal Bölgesi’nde bir günde, 10’u Dağıstan’da olmak üzere, toplam 13 Koronavirüs hastası, 7 Haziran’da ise 11 Koronavirüs hastası ölmüş; ayrıca bölgede enfeksiyona yakalanmış insan sayısı bir günde 494 artmıştır. Böylece, resmî açıklamalara göre bu güne kadar Kuzey Kafkasya Federal Bölgesi’ndeki Koronavirüs’ ten ölenlerin sayısı toplamda 534’e yükselmiştir. En fazla ölüm vakası 303 kişi ile Dağıstan’da kaydedilmiştir. İnguşetya’da 61, Stavropol Bölgesi’nde 60, Kuzey Osetya’da 57. Kafkasya’nın geri kalan bölgelerinde, ölüm sayısı çok daha düşük olarak verilmektedir. Kabardey-Balkarya’da, salgının başlangıcından itibaren 31, Çeçenya’ da 14 ve Karaçay-Çerkesya’ da 8 kişinin öldüğü bilgisi verilmektedir[x]. Rusya genelindeki ekonomik problemlerin bu bölgeyi de derinden etkilediği hesaba katılırsa salgın sürecinin beceriksizce yönetilmesi, bölgenin bir faciayla karşılaşmasına neden olabilir. Böyle bir facia gelmeden bile Rus devletinin salgını yönetmedeki beceriksizliği görülebilmektedir.

Bunlara ek olarak Rus Devleti’nin rakamlarla oynadığı, çeşitli çevrelerde dillendirilmekte ve durumun gösterilenden çok daha vahim olduğu iddia edilmektedir. Türkiye’de yaşayan Karaçay-Malkar Türklerinin kurmuş oldukları sivil toplum kuruluşları ortak bir açıklama yaparak Karaçay-Malkar bölgesi için Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ nden yardım istemişlerdir. Bu açıklama durumun sanılandan daha kötü olduğunu düşünmemize neden olmuştur. Bölgeye resmî kanallarla yardım ulaştırılmasına, Rusya Federasyonu’ nun “prestij” kaygılarıyla izin vermediği yönünde haberler sızmaktadır. Mesela Türk Kızılayı’ nın Dağıstan’a ulaştırılmak üzere yolladığı yardımların, gümrükte bekletildiği şeklindeki iddialar bölgede yaşayan kaynaklarca tarafımıza iletilmiştir. Karaçay- Malkar Türklerinin sivil toplum kuruluşlarının yaptığı açıklama aynen şöyledir:

Durum bu minvalde ise henüz bağımsızlığını kazanamamış bu soydaş ve akraba topluluklara, Rusya Federasyonu’nun da prestij kaygısını giderecek, yeni bir yardım stratejisi belirlenmesi gerekmektedir. Bunu devletlüler(!) Ruslarla görüşerek mi yaparlar yoksa bölgedeki sivil toplum kuruluşları, bu yardımları satın alınmış gibi mi gösterirler bilemem ama bölgeye acil bir şekilde yardım ulaştırılması gerektiği ortadadır. Bu her şeyden önce insanî bir görevdir ama onun da ötesinde akrabalık görevidir. Türk Dünyası’nın geleceğinin, bir güven duygusu üzerinde inşa edilmesi son derece önemli psikososyal bir zorunluluktur. Bu güvenin inşa edilmesi uzun zaman alan, zor bir süreçtir ancak böylesine zor zamanlarda karşılıksız ve gönülden yapılacak yardımlar, bu güven iklimini umulandan hızlı bir şekilde inşa edebilir. Umarım yetkililer bu yardım talebini siyasi saiklerle görmezden gelmezler.

 

[i]https://news.allcrimea.net/news/2020/5/31/rospotrebnadzor-soobshil-o-10-novyh-sluchayah-koronavirusa-v-krymu-132197/ (Erişim: 31.05.2020)

[ii]https://news.allcrimea.net/news/2020/5/31/v-krymu-reshili-chto-izza-koronavirusa-na-poluostrov-poedut-vipturisty-132200/ (Erişim: 31.05.2020)

[iii]https://www.kommersant.ru/doc/4364035 (Erişim: 31.05.2020); https://sport24.ru/news/zozh/2020-05-31-koronavirus-tatarstan-31-maya-2020-statistika-na-segodnya-skolko-zabolevshikh-kazan-posledniye-novosti (Erişim: 31.05.2020)

[iv]https://www.kommersant.ru/doc/4372603 (Erişim: 07.06.2020)

[v]https://www.kommersant.ru/doc/4364035 (Erişim: 31.05.2020)

[vi]https://tayga.info/155545 (Erişim: 31.05.2020), https://sib.fm/news/2020/05/29/epidemiya-koronavirusa-v-sibiri-kakie-regiony-uzhestochayut-karantinnye-mery-a-kakie-ih-smyagchayut- (Erişim: 31.05.2020)

[vii]https://tayga.info/155798 (Erişim: 07.05.2020)

[viii]https://sib.fm/news/2020/05/29/epidemiya-koronavirusa-v-sibiri-kakie-regiony-uzhestochayut-karantinnye-mery-a-kakie-ih-smyagchayut- (Erişim:31.05.2020)

[ix]https://www.kavkaz-uzel.eu/articles/350285/ (Erişim:31.05.2020).

[x]https://www.kavkaz-uzel.eu/articles/350538/ (Erişim: 07.06.2020)

Yazar

Abdullah Temizkan

Peki ben ne yapabilirim?
Bizi okuyor, beğeniyor ve “Peki ben ne yapabilirim?” diye soruyor musunuz? Bağış yaparak bizi destekleyebilirsiniz. Bağışlarınızla faaliyetlerimiz daha sık, daha geniş ve daha etkili olacaktır. TIKLAYINIZ!

Yorum Yap

Kayıt olmadan yorum yapabilirsiniz.




Benzer Yazılar