Yükleniyor...
Karabağ Savaşı’nda 223 nolu Ağdam askeri sahra hastanesinde askeri hemşire olarak görev yapmış, Karabağ gazisi Elyana Kurbanova Türkiye Azerbaycan kardeşliğiyle alakalı özel açıklamalarda bulundu. Karabağ gazisi tarihi kardeşlik, güven, içten yaklaşım, üst düzeyde işbirliği temelinde kurulmuş olan Türkiye Azerbaycan ilişkilerini diğer devletlerle olan ilişkilerle kıyaslamanın doğru olmadığını özellikle vurguladı. Elyana Kurbanova’nın sözlerine göre aynı soydan gelmemiz, manevi kültürel değerlerimizin birbirinin aynı olması sevinçli ve hüzünlü anlarında hep birbirilerinin yanında olmaları Türkiye ve Azerbaycan kardeşliğini özel kılan nedenler arasındadır. Kardeşlik bağlarının gün geçtikçe daha da pekiştiğini sözlerine ekleyen Kurbanova ilişkilerin farklı boyutlara ulaştığını, dosta sevinç, gurur, düşmanaysa öfke ve gözdağı verdiğini söyledi.
Karabağ gazisi Azerbaycan ve Türkiye’nin gün geçtikçe daha da gelişen, birbirine sımsıkı kenetlenmeğe odaklanmış ilişkilerin farklı boyutlara ulaşmasının bölgesel ve küresel dengeler açısından önem arz ettiğine vurgu yaparak, bu ilişkilerin giderek güçlenmesinin bölgede istikrarı, jeopolitik dengeleri sağlayacağını, Türk Dünyası’nın geleceği açısından da ayrı bir öneme sahip olduğunu söyledi: ‘‘Türk dünyası Türkiye Azerbaycan ilişkilerini örnek alarak aynen bizim gibi, bizim yanımızda olup geleceğe çok güzel pencereden bakabilirler. Sayın Erdoğan’ın sayın Aliyev olmadığı uluslararası kamuoyunda sergilediği tavır, en son Tovuz saldırılarında yaptığı tarihi konuşma, ya da hakeza sayın Aliyev’in her durumda Türkiye’nin haklarını sonuna kadar savunması, en son Yunanistan’ın Bakü büyükelçisinin kabul töreninde söyledikleri işte tüm bunlar onu gösteriyor ki, her iki devletin dış politikasında birbirini koruyup kollama öncelik olarak kabul ediliyor.
Ben Karabağ Savaşı’nda askeri hemşire olarak görev yaptım. Ondokuz yaşım vardı. Beraberimizde askeri doktorlar, hemşireler vardı. Sahra hastanesinin çalışanları arasında şehitlerimiz oldu . Ülkemiz daha yeni bağımsızlığını kazanmıştı. Ordumuz şimdiki kadar güçlü değildi. O günlerde bile Türkiye’yi hep yanımızda gördük. Zaten bu hep böyle olmadı mı? 1918 yılında Kafkas İslam Ordusu Bakü’yü işgalden kurtarmadı mı! Türkiye Ermenistan’ın Azerbaycan’a saldırısı sırasında ve daha sonra uluslararası kamuoyunda Azerbaycan’ın toprak bütünlüğü hep destekledi. Ermenilerce işgal edilmiş topraklarımızın bir an önce diplomatik süreçte çözümünü istiyor. Zaten onun hala Ermenistan’la diplomatik ilişkiler kurmaması bunun kanıtı değil mi? Bakınız, Ermenistan’a, ne durumda şuan? Bölgede işgalcilik planı yapa yapa kendisini yedi bitirdi, tüm bölgesel ve küresel projelerin dışında kaldı. Oysa, Azerbaycan öyle mi? Ülkede uygulanan düzgün politika, sayın Cumhurbaşkanımızın Karabağla ve aynı zamanda ülkeyle ilgili istikrarlı kararlar alması, bölgede çıkarları olan devletlerle iyi ilişkiler içinde olması Azerbaycan’ın geleceğe emin adımlarla ilerlemesinin müjdesini veriyor bizlere.’’
Elyana Kurbanova şuan Azerbaycan ve Türkiye’nin askeri alanda sıkı işbirliği içinde olduklarını ve bu işbirliğinin Ermenilerce işgal edilmiş Karabağ topraklarını da özgürlüğe kavuşturacağından emin olduğunu belirtti. Kendisinin doğup büyüdükleri toprakların şuan Ermenilerce işgal edildiğini anımsatan Kurbanova her iki ülkenin devlet başkanlarının azmi ve beraber istikrarlı çalışmaları sonucunda eninde sonunda o topraklara geri döneceklerinden emin olduğunu söyledi. Doksanlı yıllarda savaşta askeri hemşire olarak görev yapan Karabağ gazisinin bu günlerde sadece bir isteği var. O da birkaç ay önce yapılan ortak tatbikat gibi operasyonun Karabağ’daki işgalci sözde rejime karşı düzenlenmesi ve üç renkli Azerbaycan bayrağının o kutsal topraklarda dalgalanması. Kurbanova: ‘‘Az önce de söylediğim gibi öyle bir alan yok ki, o alanda beraberliğimiz hissedilmesin. Günün birinde eminim, o toprakları işgalden kurtaracağız, şehitlerimizin ruhları huzur bulacak, inşallah! O savaşta gazi olmuş, şuan savaş olursa, düşünmeden görevlerini yapacak doktor ve hemşire arkadaşlarımla beraber tekrar o topraklarımızı selamlayacağız! Yapılan askeri tatbikatklar, gelişen ilişkiler, Türkiye’nin Azerbaycan’a verdiği destek, aynı zamanda güçlenen Azerbaycan ordusu bunu düşünmeme sebebiyet veriyor.’’