Milliyetçisin, yani ırkçısın

Bu saldırılar durmaz. Çünkü emperyalist emeller durmaz. Ne 9 Eylül'le sona erdiler ne de Sevr son Sevr teşebbüsüydü. Marksist İskoç Siyaset Bilimci Tom Nairn'in dediği gibi, "Milliyetçiliğe muhalefet, eski veya yeni bir emperyalizmi savunmak demektir" ve maalesef emperyalizm bitmiyor, bitirilemiyor.


Paylaşın:

Taksi sohbetlerinde hangi partidensin diye sorulur. “Ben milliyetçiyim” diye cevap veririm. Rahatsız edici sıklıkta “Yani ırkçısın” karşılığını almaya başladım. Eskiden böyle değildi. İşbu rivayet yeni çıktı. Demek ki arkasında bir eğitim, bir gayret var. Belki siyasetle hiç mi hiç alakası olmayan Diyanet İşleri Başkanlığımızın hemen seçim önceleri aklına gelen “İslam Kavmiyetçiliği Reddeder” kurmacasına dayanan yayınları ve hutbeleridir. Ama sanmıyorum. Onlar çoktan sustu. Cumhur ittifakından sonra içtihat değişti. Bu daha yaygın, örgütlü ve süreğen bir tezvirata benziyor.

Cumhuriyetin temelinde Türk Milliyetçiliği vardır. Buna soldan da sağdan da saldırı gelir. Solun her cinsinden değil, sağın da her cinsinden değil. İkisinin de kozmopolit olanından. Sovyetler Birliği varken milliyetçiliğe saldıran onun ideolojisiydi. O sona erdi. Yakın zamana kadar bu sefer Siyasî İslamcılık ateş açtı. Kavmiyetçilik dendi, kafatasçılık dendi, şimdilerde unutturulmaya çalışılıyor ama ayaklar altına alınmışlığı da vardır.

Türkçülük: ırk atlarda olur

Bu saldırılar durmaz. Çünkü emperyalist emeller durmaz. Ne 9 Eylül’le sona erdiler ne de Sevr son Sevr teşebbüsüydü. Marksist İskoç Siyaset Bilimci Tom Nairn’in dediği gibi, “Milliyetçiliğe muhalefet, eski veya yeni bir emperyalizmi savunmak demektir” ve maalesef emperyalizm bitmiyor, bitirilemiyor. İngiliz’i bitse Rus’u, o bitse Amerikan’ı, Çin’i başlıyor.

Burada bunlarla uğraşmayacağım. Belki iyi niyetle yapanlar da vardır diye iki yanlışı düzeltmeye çalışacağım.

Bir: Türkçülük, ırkçılık demek değildir. Bir fikrin ne olduğu önce onun babasına sorulur. “Türkçülük” diyen çok fikir adamımız vardır ama Türkçülüğün Esasları‘nı yazan bir tanedir ve adı da Ziya Gökalp’tir. Atatürk’ün, “Fikirlerimin babası” dediği adam. Gökalp ne diyor: Irk atlarda olur. Bundan açık nasıl söylenir? Kitabın yazıldığı günler, dünyada ırkçılık pek revaçtadır. O yüzden Gökalp, uzun uzun saf ırk olmadığını, Türkçülüğün bir terbiye, bir hars meselesi olduğunu anlatır. Başka ne diyelim? Şunu diyelim: Einstein’in alıntı yaparak, deha ile ahmaklık arasındaki fark, dehanın sınırlarının bulunmasıdır, diyelim. Ancak bazen ahmaklıkla kötü niyeti ayırmak kolay olmuyor.

Bir Marksist milliyetçi: Benedict Anderson

Bir başka Marksistten, kitabının ismi bizde yanlış tercüme edilen Benedict Anderson’dan bahsetmek istiyorum: Hayal Edilen Cemaatler yerine Hayalî Cemaatler. Ve kozmopolit sol, bunu, milletin gerçek değil, hayali olduğunu söylüyor diye satmaya çalıştı. Kitabı okumadan tabi. Tercüman ve yayınevi okumuştur ümit ederim! Bakınız dostlarım, “imagined” hayal edilmiş, hayal edilen demektir. Hayalî olsaydı “imaginary” olurdu. Ama Azerbaycan ağzında denildiği gibi, “enteldir, yazıktır”. Şimdi o kitaptan alıntı yapacağım:

İlerici kozmopolit entelektüelin (daha ziyade Avru­pa’da mı?) milliyetçiliğin neredeyse hastalıklı karakteri, Öteki’ne yönelik korku ve nefreti ve ırkçılıkla yakınlığı üzerinde ısrar ettiği çağımızda, milletlerin sevgi, hatta derin ve fedakârca sevgi ilham ettiklerini insanlara hatır­latmamız gerekir. Milliyetçiliğin kültür ürünleri —şiir, edebiyat, müzik, plastik sanatlar— bu sevgiyi binlerce farklı biçimde ve üslupta gösterir. Hâlbuki korku ve iğ­renme ifade eden milliyetçi ürünler pek enderdir.

Gerçek şu ki milliyetçilik tarihî kaderi düşünür, buna karşılık ırkçılık ebedî bulaşmalarla uğraşır. Bu bulaşıklık zamanın başlangıcından bu yana tarihin dışında iğrenç çiftleşmelerden kaynaklanmıştır. Ne pasaportu taşırsa­lar taşısınlar, hangi dilleri konuşurlarsa konuşsunlar zenciler, görünmez bir katran fırçası sayesinde ebediyen zencidir; İbrahim’in tohumu Yahudiler ebediyen Yahu­didir. (Bu yüzden Nazi için Yahudi Alman her zaman bir sahtekârdı.) Irkçılığın rüyaları aslında millet değil sınıf ideolojilerinden kaynaklanır: Öncelikle hükmeden­lerin ilahi yetki iddialarından, aristokrasilerin ‘mavi’ veya ‘beyaz’ kanlılığından ve aile asaletinden. O yüz­den ırkçılığın babasının bir küçük burjuva milliyetçisi olmaması, tam aksine, Gobineau Kontu Joseph Arthur olması bizi şaşırtmaz.

Benedict Anderson (1936- 2015) sıkı bir İrlanda milliyetçisi idi. Onu, milliyetçiliğe karşı koçbaşı olarak kullanamazsınız.

Yazar

İskender Öksüz

Yorum Yap

Kayıt olmadan yorum yapabilirsiniz.




Benzer Yazılar