Yükleniyor...
Cam gibi parlayan o güzelim zümrüt gözleriyle tiyatro ve sinemamızın efsanelerinden Çolpan İlhan…
Attila İlhan‘ın kızkardeşi, Sadri Alışık‘ın karısı, Kerem Alışık‘ın annesi….
Unutmamam gereken ne de çok filmi varmış Çolpan Teyze’nin! Benim gibi unutanlar varsa diye de yazıyorum, okuyun.
Çocukluk yıllarımda Sezercik ya da Yumurcak filmleri izlemeye bayılırdım. Pek çok Yeşilçam sanatçılarını da ilk olarak bu filmlerde tanıdım.
Tam da herkesi tanıdığımı düşünürken o güne dek hiç görmediğim bir kadına rastladım. Sezercik, tanıyordu o kadını… Ama ben tanımıyordum. “Poşetlerinizi ben taşıyım Çolpan teyze” diyordu. Kadın da şefkatle “Ben sana para veriyim yine de, ama sen taşıma, ağır gelir” diyordu. Daha ilk görüşte sevmiştim Çolpan Teyze’yi.
Tiyatro ve sinema oyuncusu, ressam ve tiyatro eğitmeni Çolpan İlhan’ın vefatının 7. yılında anıyoruz. Aramızdan 25 Temmuz 2014’te ayrılmıştı. Onun hakkında daha fazlasını konuşmak, okumak ve izlemek gerektiğini birlikte hatırlayalım…
Muharrem Bedrettin İlhan ile Perihan İlhan’ın kızı, şair Attila İlhan’ın kız kardeşi Çolpan İlhan, 8 Ağustos 1936’da İzmir’de dünyaya geldi. İlk ve orta eğitiminin büyük bölümünü İzmir’de tamamlayan sanatçı, babasının görevi dolayısıyla bulundukları Balıkesir’de liseye başladı. Balıkesir’deyken tiyatroya başlayan İlhan, daha sonra gittiği İstanbul’da yatılı eğitim veren Kandilli Kız Lisesi’nden mezun oldu.
Hem İstanbul Belediye Konservatuvarı Tiyatro Bölümü hem de Devlet Güzel Sanatlar Akademisi Resim Bölümü’nü bitiren İlhan, okul arkadaşlarıyla “Akademi Tiyatrosu” adlı bir grup kurarak, birçok oyun sahneledi.
Usta sanatçı, Akademi’de sahneye koyduğu “Antigone” oyunundaki performansının beğenilmesi üzerine, 1957’de ilk sinema filmi “Kamelyalı Kadın”da başrol oynadı.
Sinema yazarı Burçak Evren, Çolpan İlhan’ın Kamelyalı Kadın performansını, Türk Sineması’ndaki şeytan kadın – melek kadın ayrımını yıkan ilk performans olarak tanımlar. Çolpan İlhan, bu filmde hem esas kadındır hem kötü kadındır. Türk sinema izleyicisinin algılarını yıkacak böylesine bir rol için de o güne dek izleyicinin görmediği, güzel ve bir o kadar da yetenekli bir oyuncu gereklidir. Kamelyalı Kadın, Çolpan İlhan’ın sinema perdesindeki ilk rollerinden biri de olsa oyuncunun en iyi performansları arasında sayılır aynı zamanda.
Aynı yıl, Küçük Sahne’de Münir Özkul ve Uğur Başaran ile aynı sahneyi paylaşan İlhan, “Sevgili Gölge” oyunundaki performansıyla profesyonel oyunculuğa adım atar.
“Bir gün sevsem bile herhâlde kendi seviyemde birini sevicem” repliğini bir kadının ağzından duyduğumuz çok da film yoktur sinemamızda. O dönemde Türk Sineması’nda yaratılan kadın karakterlerin çoğu erkeğini bekler, erkeğine muhtaçtır. Bir Şoförün Gizli Defteri filmi de, Çolpan İlhan’ın Çiler performansıyla bu düzeni yıkmasını konu edinir. Çiler, iyi bir ailede yetişmiş, kendi ekonomik özgürlüğüne sahip, acımasız bir kadındır. Çolpan İlhan’ı bir yıldıza dönüştüren performanstır Çiler ve oyuncunun kariyerini bir bütün olarak yorumlayabilmek için mutlaka izlenmesi gerekir.
Üç sezon çeşitli oyunlarda rol aldığı Küçük Sahne’nin dağılmasının ardından Oda Tiyatrosu’nda Müfit Ofluoğlu ve Sabahattin Kudret Aksal’ın “Tersine Dönen Şemsiye” adlı eserini sahneledi.
Ağabeyi Attila İlhan’ın senaryosunu kaleme aldığı 1959 yapımı “Yalnızlar Rıhtımı” filminde oynadı. Aşk filmi ve sahnelerin seyirciye yansıyan duygusu, izleyiciyi etkileişti. Kontes Güner ve Rıdvan Kaptan’ın yıllar sonra pavyonda karşılaştıkları sahne ise gerçekten duygusaldı. Filmde Çolpan İlhan’ın söylediği (aslında Yasemin Esmergül’ün seslendirdiği) filme adını veren parça ise bugün bir klasiktir. Üstelik ünlü Sadri Alışık – Çolpan İlhan aşkı da bu filmin çekimleri sırasında başlar ve 20 Ağustos 1959’da evlenirler.
Halit Refiğ tarafından 1974-1976 yıllarında çekilen ilk televizyon dizisi “Aşk-ı Memnu”da canlandırdı. Halit Refiğ’in yönettiği 6 bölümlük bu TRT dizisi, Çolpan İlhan’ın oyunculuk kariyerinde bayrağı ele aldığı iş sayılabilir. Bundan sonra Türk sinemalarında kadın temsili değişir. Beyaz atlı prenslerini bekleyen fakir ama gururlu kızlar başrolde olmayacaktır artık!
Aşk-ı Memnu dizisinde “Matmazel” rolüyle izleyicinin dikkatini çeken İlhan, 1976’dan sonra sinemaya bir süre ara verir. Bir süre oyunculuğa ara vermek durumunda kaldı. Ara vermesinin nedenini merak etmiyor musunuz? Yıl 1960. Oğlu Kerem Alışık, dünyaya geliyor ve bir anne tarif edilemeyecek bir duyguyu tadıyor.
İlk kez 21 yaşında sinemaya adım atan sanatçı, 1970’e kadar birçok önemli filmde başrol oynadı.
Eşi Sadri Alışık’ı 1995’te kaybeden usta oyuncu, 1998’de “Devlet Sanatçısı” unvanını aldı.
İlhan, oğlu Kerem Alışık ile kurduğu Sadri Alışık Kültür Merkezi için kaleme aldığı bir yazıda, şu ifadeleri kullanmıştı:
“Onca tiyatro, sanat eserinin ticaret çalkantılarına yenik düşürülmek istendiği şu dönemlerde, tiyatro bana sanat adına sığınılacak bir liman gibi geliyor. Tiyatronun yanı sıra, alabildiğine geniş bir yelpazede, kültür etkinlikleri ve yeni yeteneklere de açık bir kültür sanat ortamı yaratmak en büyük arzumuz.“
Kariyeri boyunca tiyatro oyunları dışında 300’e yakın sinema filminde rol alan İlhan, Ömer Lütfi Akad, Safa Önal, Osman Seden, Hulki Saner ve Nejat Saydam’ın da aralarında olduğu birçok ünlü yönetmenle çalıştı.
Ayrıca çok iyi bir tasarımcı ve modacıydı.
Çolpan İlhan, geçirdiği kalp krizi sonucu 78 yaşında hayatını kaybetti ve eşinin yanına defnedildi.
Kerem Alışık, annesini özlemle andığını dile getirerek,
“Çolpan İlhan, Atilla İlhan’ın şiirinden çıkmış gibidir. Öyle ince, öyle naif, öyle sağlam bir kadındır… Hep bulutlardaydı onun yeri, şimdi de bulutlarda. Temiz, dalgın ve mavi görüyoruz onu. Hepimizin içinde beslediği sevgi, onun varlığının en önemli kanıtıdır bence. Yumuşaktır, parlaktır, kalabalıktır. Çok güçlü, çok kuvvetli kadınlar grubu gibi tek başına kalabalıktır Çolpan İlhan.“
Oğlunun da söylediği gibi… Hep bulutlardaydı onun yeri, şimdi de bulutlarda… Ruhun şad olsun Çolpan Teyze…